DOLAR 32,5008 -0.12%
EURO 34,9639 0.35%
GBP 40,8117 0.53%
ALTIN 2.429,300,26
BITCOIN 2075541-3,77%

Asker sit alanı mevzusunda hükümete çattı mı?

ABONE OL
25 Ekim 2016 09:41
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, tartışmalı sit alanı arazisine son noktayı koydu.

Alanın tarihi değeri olduğu ve güvenlik nedeniyle de koruma altında tutulması gerektiğini söyledi.

Bakanlar Kurulu kararı ile 49 yıllığına kiralanmasının kararlaştırılarak, toplumda tartışmalara yol açan arazi, siyasete karşı güvensizliğin temel edeni olan sermaye-siyaset(çi) ilşkisi nedeniyle kamuoyundan büyük tepki toplamıştı.

**

Bu ülkede senelerce, torpil ve partizanlıkla haksız zenginleş(tiril)en bazı kesimler oldu. Gelir dağılımında yaratılan adaletsizlikler nedeniyle yaşanan problemlerin aşılması için, son yıllarda bilinçlenen Kıbrıslı Türklerin tepkileri artık daha büyük ve etkili.

Özellikle Kıbrıs’ta müzakerelerin devam ettiği ve çözüme yaklaşıldığının iddia edildiği böylesi bir dönemde, bu türden şaibeli olduğuna inanılabilecek kararlara imza atılmaması daha da önem kazanıyor. Çünkü hem KKTC içinde, hem de dışında  devlet prestijiyle güvenilirliğinin sarsılamasına yol açan bu gibi meselelerin toplumsal onurumuza da zarar verdiği ortadadır.

Hemen hemen her kurumumuzun, özellikle kamuya bağlı hizmet veren bir çok kurum ve kuruluşun güvenilirliklerinin soegulanmasına neden olan bu ve buna benzer konular nedeniyle, toplumda oluşan birlik duygusunun, istenmeyen kültürel travmalar da yaratacağı bilinmelidir.

Siyasetçilerin bir kısmının bu konuda özellile uyarılması kesinlikle şarttır!

Çünkü bu gün hala daha, devlette istihdam edilmesini istedikleri kişilere torpil uygulanmadığı için partisini ve meclis genel kurullarını boykot edecek vekillerden bahsedilmektedir.

**

Toplumun yararının, orta ve  uzun vadelerde toplumsal gelişimimize ve güçlenmemize katkı sağlayacağını unutmadan, etik değerlere uygun davranmanın her zaman herkesin faydasına olacağının da bilinci ile hareket etmek şarttır.

Ne yazık ki siyasete karşı yurttaşın oluşturduğu tepki ve öfke söylemlerinin esas nedeni olan torpil ve partizanlık, çok uzun zamandan beridir farkında olunmasına karşın siyasetçilerin vaz geçemedikleri bir rant kapısı işlevini sürdürmektedir. Hala bu hatalı ve yanlı uygulamayı sürdürmeye çalışan siyasetçiler, ülkedeki huzurun ve düzenin sorgulanmasına yol açtıklarını hatırlamalıdırlar!

Bu düzeni dağıtacağını; etik değerlerle halk yararın  uygulamalar düzenleyeceklerini söyleyen; seçimi bu söylemlerle kazanan siyasi partilerin de sınıfta kaldıklarına şahit olmadık mı?

Unutulmamalıdır ki, siyasi partilere kimlik kazandıran, bireylerin kendileridir. Etik dışılıkla çalışn bir kişinin, kurumu üzerine sürdüğü lekenin silinmesi zannedilenden daha uzun zaman alabilir!

Şimdilerde halen daha bu söylemlerle iktidara gelmeyi hedefleyen siyasi partiler vardır.  Geçmişin yarattığı temkini elden bırakmayan halkımız da dikkatle takip etmeye devam etmektedir. DP Genel Başkanı Serdar Denktaş’ın seçimlerde dağıtılan paralar ile seçmenin satın bile alındığını meclis kürsüsünden açıkladığı günü hiçbirimiz unutmadık!

Gelişmiş toplumlarda siyasetin ve siyasetçinin adı dahi anılmaz; insanlr sandıa gitme gereği dahi duymazlar. Çünkü siyasetin bireyler üzerinden toplumu değil; toplum üzerinden bireyi etkilediğini bilirler.

Oysa bizde siyaset kurumunun bir bir seçmenin yaşamına dokunması sağlanmaya çalışmaktadır.

Çağdaş ülkelerde seçime katılım oranlarının azlığı memnuniyetten bizde ise memnuniyetsizliktendir.

Siyasetçi seçildikten sonra, kendisini halkın bir parçası olarak görmeyi bıraktığından, zorlama girişimlerle halkın bir parçası gibi imaj yaratmak için özel çaba sarfetmeye başlar! Ki bu da toplumun tepkisini toplamaya devam ediyor…

Oysa seçilen her kişinin bu toplumun bir evladı oduğu zaten bilinmektedir. Bunu kör göze parmak haline dönüştürmenin anlamsızlığını toplum kavramı,; politikacı halen anlayamamıştır.

**

Siyasette henüz çok acemi olduğumuz gerçeği gün gibi karşımızda dururken, bazı bireylerin ve zümrelerin sürekli kollanması artık aşırı tepkilere sahne olduğundan, siyaset

her geçen gün kan kaybetmeye devam ediyor.

Galiba toplumsal gelişimimizin önündeki temel etkenlerden bir tanesi de siyasetçilerin bilinçli-bilinçsiz yaptıkları hatalar ve etik dışılıklardır.

Bu nedenle bu sit alanı meselesi de kamu vicdanını rahatsız ederek, siyasete şamar gibi patlayan bir ders olmuştur.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam