DOLAR 32,5318 -0.06%
EURO 34,7936 -0.22%
GBP 40,4526 -0.17%
ALTIN 2.424,67-0,21
BITCOIN 21664180,46%

“Bizim ceza silme gibi bir yetkimiz yoktu”

ABONE OL
17 Ocak 2018 08:35
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

UBP Milletvekili Aytaç Çaluda, yaptığı açıklamada, ceza silmeye kimsenin gücü olmadığını belirterek, o dönem CTP’nin geçici olarak hükümete geldiğini ve bir önceki iktidarı vurmak için kendisini kullanmaya çalıştığını söyledi 


Çaluda, o dönem kendisine yönelik herhangi bir suçlama gelmediğini ifade ederek, o dönem yapılan işlemlerin tüzüğün emrettiği bir şekilde tamamen bakanlığın yetkisinde yapıldığını kaydetti


“Yasa bu yetkiyi verdiğine göre neden biz onu yasal hale getirmeyelim. Söz konusu kişilerin cezası 500 TL’yi bulmuyordu. Bir o kadar da geriye dönük devlete sigorta parası yatırıyordular. Adamı idam mı edecektik. Çalışanın suçu yoktu. Ödeyemeyen esnaf olsun, basın yayın kuruluşları olsun borcundan muaf işlemi yaptırabiliyorduk. Vatandaştan ve esnaftan borç yok yazısı istemek yasal değildi. Sıkıda olan insanlara zaman veriyorduk”


Öte yandan, Başsavcılık yaptığı yazılı açıklamada, bu meselede olduğu gibi, her meselede ilgili mevzuat uyarınca görevlerini adaleti sağlamak amacı ile titizlikle hukuk kuralları çerçevesinde yerine getirmekte olduğu, yetkilerini bu çerçevede kullandığı vurgulandı


Yeni Bakış

UBP’den Milletvekili seçilen Aytaç Çaluda, Yeni Bakış Gazetesi’nin “UBP Döneminde üstü örtülen skandal” başlığıyla dün manşetten verdiği haberiyle ilgili açıklamalarda bulundu. 

Çaluda, yaptığı açıklamada, ceza silmeye kimsenin gücü olmadığını belirterek, o dönem CTP’nin geçici olarak hükümete geldiğini ve bir önceki iktidarı vurmak için kendisini kullanmaya çalıştığını söyledi. 

Çaluda, o dönem kendisine yönelik herhangi bir suçlama gelmediğini ifade ederek, o dönem yapılan işlemlerin tüzüğün emrettiği bir şekilde tamamen bakanlığın yetkisinde yapıldığını kaydetti. 

“Yasanın verdiği 

yetkiyi yasal hale 

getirdik”

Çaluda, vatandaşların dilekçe yazdıklarını, ortada herhangi bir maddi çıkarın olmadığını ifade ederek, şunları söyledi, “Burada devlet para kazandı. Çalışan bir yabancı uyruklu düşünün. İşlem yapmak için borcu yok yazsısı istenir. 

Bu yazıyı alamayanlar vardı. Süresinin dolması için altı ay gerekiyordu. Kişi parasını toparladığı zaman devlete geriye dönük o parayı yatırıyordu. 

Kayıt dışı kaldığı zaman ne hastaneye gidebiliyordu ne de çıkış yapabiliyordu. Yasa bu yetkiyi verdiğine göre neden biz onu yasal hale getirmeyelim. Madem ki suç işledik, neden işlem başlatmadılar?”

“Muhalefet 

büyük rahatsızlık 

duyuyordu”

Çaluda, o dönem yapılanın bu olduğunu belirterek, muhalefetin bundan büyük rahatsızlık duyduğunu, hatta bu işlemleri CTP’li iş sahiplerine bile yaptıklarını söyledi. Çaluda, “Kim yazısını Bakanlığa müracaat ederse komite kurulurdu. Kimi zaman komite onaylardı kimi zaman ise Bakan müdürüne yetki verip bu işlemi yaptırıyordu. O zamanki bakan bu yetkiyi bana vermişti” diye konuştu. 

“Borç yok yazısı 

istemek yasal 

değildi”

Çaluda, şöyle devam etti, “Söz konusu kişilerin cezası 500 TL’yi bulmuyordu. Bir o kadar da geriye dönük devlete sigorta parası yatırıyordular. Bu şekilde yasal hale geliyordu. Adamı idam mı edecektik. Çalışanın suçu yoktu. Bir de borcu yok yazısı istemenin o dönem yasal olmadığını ortaya çıkaran bendim. Ödeyemeyen esnaf olsun basın yayın kuruluşları olsun borcundan muaf işlem yaptırabiliyorduk. Vatandaştan ve esnaftan borç yok yazısı istemek yasal değildi. Sıkıda olan insanlara zaman veriyorduk.” 

“Bizim ceza silme gibi 

bir yetkimiz yoktu”

Çaluda, “Bizim ceza silme gibi bir yetkimiz yoktu” diyerek, bunu asıl CTP döneminde ilgili müdürlerin yaptığını belirtti. Çalışma Dairesi’nin bir iş yerini denetlediğini ve kusur bulduğunu, ceza kesildiğini, bu cezanın zamanında CTP döneminde silindiğini, Sayıştaylığın bu cezayı kendilerine ödettiğini söyledi. 

CTP’nin hükümete geldiği dönemde bir yasal düzenleme yaparak bu borçları sildiğini ifade eden Çaluda, “Kimseyi suçlamıyorum, ancak bunlar da araştırılsın” dedi. 

Başsavcılık’tan 

açıklama: 

“Haber gerçekleri 

yansıtmıyor”

Başsavcılık ise Yeni Bakış Gazetesinde çıkan, “UBP döneminde üstü örtülen skandal” şeklinde manşetten verilen haberin, gerçekleri yansıtmadığını duyurdu. 

Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, Başsavcılığın bu meselede olduğu gibi, her meselede ilgili mevzuat uyarınca görevlerini adaleti sağlamak amacı ile titizlikle hukuk kuralları çerçevesinde yerine getirmekte olduğu, yetkilerini bu çerçevede kullandığı vurgulandı. 

Açıklamada, “UBP döneminde üstü örtülen skandal” şeklinde yayınlanan ve konunun “Başsavcılığa iletilmesine rağmen, Savcılığın bu konuda adı geçen şahıslara yönelik henüz bir işlemde bulunmadığı ortaya çıktı” şeklindeki haberin gerçek dışı olduğu belirtildi.

Açıklamada, haberde belirtilen hususta, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Başsavcılığa yazılan 7 Mart 2014 tarihli yazı üzerine, Başsavcılığın yaptığı çalışma neticesinde Bakanlığın 7 Mart 2014 tarihli yazısını ilgili göstererek 8 Haziran 2014 tarihinde Sayıştay Başkanlığına bir yazı yazmak suretiyle 18/1978 sayılı Sayıştay Yasası’nın 22. ve diğer ilgili maddeleri uyarınca, gerekli denetimin yapılması talebinde bulunduğu kaydedildi. 

“Dosya PGM’ye aktarıldı”

Başsavcılığın 9 Haziran 2014 tarihinde, Bakanlığın 7 Mart 2014 tarihli yazısını ilgili göstererek Polis Genel Müdürlüğüne yazdığı yazı ışığında cezai soruşturma yapılmasını ve tanzim edilecek dosyanın Başsavcılığa aktarılmasını talep ettiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: 

“10 Haziran 2014 tarihinde Başsavcılık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 07 Mart 2014 tarihli yazısına yanıt vererek konu hakkında denetim yapılması için Sayıştay Başkanlığına aktarıldığını ayrıca işlemlerden menfaat sağlayan kişi veya kişilerden geriye dönük olarak ceza miktarlarının talep edilmesi gerektiğini bildirmiştir.”

Açıklamada şunlar kaydedildi: 

“Polis Genel Müdürlüğü tarafından tanzim edilen dosyanın Başsavcılığa aktarıldıktan sonra 6 Temmuz 2015 tarihinde Başsavcılık tarafından Polis Genel Müdürlüğü’ne yazılan yazı ile dosyada bir takım eksikliklerin varlığının tespit edildiği belirtilerek, ek tahkikat yapılması talebi ile dosya Polis Genel Müdürlüğüne aktarılarak eksikliklerin giderilmesi ve dosyanın tekrardan Başsavcılığa gönderilmesi talep edilmiştir. Polis Genel Müdürlüğü tarafından yeniden tanzim edilen dosyanın Başsavcılığa aktarılması neticesinde dosyada yapılan inceleme sonucunda zanlılar Aytaç Çaluda, Berhan Ongan ve Şerife Ünverdi aleyhine ikamesine karar verilen ceza davaları için yazılı dava tebliği yapılması ve ithamname hazırlanması amacıyla dosya Polis Genel Müdürlüğü’ne aktarılmıştır. Polis Genel Müdürlüğü tarafından tanzim edilecek ithamname dosya ile birlikte Savcılığa ulaştığı tarihte zanlılar aleyhine gerekli davalar ikame edilecektir. 

16 Ocak 2018 tarihli yerel gazetede konu hakkındaki haberin Başsavcılığı ilgilendirdiği oranda  gerçeklerle bağdaşmadığını kamu oyunun bilgisine getiririz.”

Yeni Bakış’ın dünkü haberinde Ulusal Birlik Partisi İrsen Küçük Hükümeti döneminde, Yabancıların Çalışma İzni Yasası’na rağmen, bazı şahısların borçlarını sildiği, bazılarının da çalışma izni için gerekli olan ön izinden muaf tutulduğu belirtilmiş, dönemin Çalışma Bakanı’nın Başsavcılık ve Sayıştay Başkanlığı’na iletmesine rağmen Savcılığın bu konuda adı geçen şahıslara yönelik bir işlemde bulunmadığı ifade edilmişti.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam