Büyük tehlike

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Toplum olarak sadece uyuşturucuyu bağımlılık yapıcı madde ve risk olarak algıladığımızı vurgulayan Başel, “Medyanın geneli, yöneticiler ve toplumun söylemlerine de baktığımız zaman en büyük tehdit uyuşturucuymuş gibi algılanıyor. Hâlbuki alkol ile sigara, uyuşturucu ve diğer yasadışı maddelere geçiş maddesidir” diye konuştu.

Başel; “Ülkemizde belediyenin billboardlarından, işletmelerin tabelalarına kadar içki ve sigaranın reklamları yapılmaktadır. Ama günümüzde alkolün ve sigaranın reklamının yapıldığı çok az ülke kalmıştır ve bu tarz ülkelere gelişmekte olan ülke bile denmemekte, az gelişmiş ülke denmektedir” şeklinde konuştu.

Ülkede yapılmış araştırma sonucuna göre ilkokul düzeyinde en çok denenen maddenin alkol ve sigara olduğunu vurgulayan Başel, “Biz ise bir tek uyuşturucu ile mücadeleye odaklandığımız için bunları es geçiyoruz. Alkol ve sigara da tüm bağımlılık türleri gibi karşısında durmamız gereken maddelerdir” dedi.

Ülkemizde gençler ve çocukların 18 yaşına gelene kadar yurttaş sayılmadığını söyleyen Başel, “Sistemin de, ailelerin de bakış açısı maalesef ki budur. Çocuklar ve gençler ülkemizde ancak bir olaya karışıp, bir olayın faili veya mağduru olduğunda görünür olmaktadır. Bunun yanında toplumda gençler potansiyel tehdit olarak görülmekte ve gençlere ne zaman başımıza iş açacaklar veya ne zaman sorun çıkaracaklar diye bakılmaktadır” dedi.

Ailelerin de gençlerde alkol ve sigara kullanımı noktasında çok büyük yanlışları olduğunu söyleyen Başel, “Aileler çocuklarına yanlış model olmaktadırlar. Aile içerisinde yanlış model ve sigara, alkol kullanımını normalleştiren bir kültür vardır. Her zaman da söylediğim gibi alkolizm önümüzdeki 10 yıl içerisinde ülkemizde en büyük sosyal sorunlarımızdan biri olacaktır. Çünkü çok hızlı bir artıştan bahsediyoruz deneme değil, kullanım yaşının düştüğünü görüyoruz ve bugüne kadar yapılmış tüm bilimsel çalışmalarda bu sonucu ortaya koymaktadır” diye konuştu.

Eniz ORAKCIOĞLU

Toplumcu Demokrasi Pardisi (TDP) Milletvekili adayı ve Sosyal Hizmet Uzmanı Barış Başel, Yeni Bakış’a ülkemizdeki bağımlılıkları genel anlamda değerlendirerek alkol ve sigara bağımlılığının küçük yaşlara kadar indiğini vurguladı.

“Alkol ve sigara uyuşturucuya geçiş maddesidir”
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili adayı ve Sosyal Hizmet Uzmanı Barış Başel, toplum olarak sadece uyuşturucuyu bağımlılık yapıcı madde ve risk olarak algıladığımızı vurgulayarak, “Medyanın geneli, yöneticiler ve toplumun söylemlerine de baktığımız zaman en büyük tehdit uyuşturucuymuş gibi algılanıyor. Bu çok yanlış bir yaklaşım olmanın yanında bağımlılıkla mücadele dediğimiz ana bir şemsiye üzerinden hareket edildiği zaman uyuşturucu sadece sonuç kısmının bir unsurudur. Alkol ile sigara, uyuşturucu ve diğer yasadışı maddelere geçiş için ‘kullandım ölmedim, bana bir şey olmadı’ diye düşünerek diğer maddeleri kullanmaya cesaret kazandığı bir geçiş maddesidir” şeklinde konuştu.

“İçki ve sigaranın reklamları yapılmaktadır”
Ailelerin çocuklarımız içki, sigara içer ama başka bir şey kullanmasın yaklaşımında olduğunu söyleyen Başel, “Bu durumu aileler normalize etmektedir. Bunun da ötesinde bugün ülkemizde belediyenin billboardlarından, işletmelerin tabelalarına kadar içki ve sigaranın reklamları yapılmaktadır. Ama günümüzde alkolün ve sigaranın reklamının yapıldığı çok az ülke kalmıştır ve bu tarz ülkelere gelişmekte olan ülke bile denmemekte, az gelişmiş ülke denmektedir” diye konuştu.

“En tehlikeli bağımlılık kumar ve şans oyunları”
Başel, sözlerine şu şekilde devam etti; “Uyuşturucu, alkol ve sigaranın yanında, İlaç kullanımı konusunda da insanların leblebi yutar gibi anti-depresan ilaçları kullandığını da görüyoruz. Yine bunun yanında sanal seks bağımlılığı ve gerçek seks bağımlılığı dediğimiz gece kulüplerini merkez alan ve toplum içinde ciddi sıkıntılar yaratabilecek potansiyel suçlar için bir bağımlılık türü de var. Diğer bir bağımlılık türü olan internet ve teknolojik bağımlılık da yabana atılmamalıdır. Öte yandan dürtüsel alışveriş bağımlılığı da toplumda görülmektedir ki kişilerin bir şeye ihtiyacı olmasa da sürekli bir şeyler alıp para harcamak zorunda hissettiği ve kendini yaşamın stresinden kurtulmuş gibi görüp, çığ gibi büyüyen ve kredi kartı limitlerini zorlayan noktalara kadar gelebiliyor. En tehlikeli bağımlılıklardan biri ise kumar ve şans oyunlarına olan bağımlılıktır. Tüm bu bağımlılıkları sayma sebebim ise bağımlılık konusuna genel bir bakış açısı getirmektir.”

“İlkokulda alkol ve sigara en çok denenen madde”
Ülkede yapılmış araştırma sonucuna göre ilkokul düzeyinde en çok denenen maddenin alkol ve sigara olduğunu vurgulayan Başel, “Biz ise bir tek uyuşturucu ile mücadeleye odaklandığımız için bunları es geçiyoruz. Alkol ve sigarada tüm bağımlılık türleri gibi karşısında durmamız gereken maddelerdir” şeklinde konuştu. 

“Yasal süreç başlatılmalıdır”
Sosyal medyada alkol kullanan çocukların fotoğraflarına da değinen Başel, “Bu duruma hem ihmal hem de istismar denilmektedir ve yasal süreç başlatılmalıdır. Çocuklara bu pozları verdirmek oğlu veya kızıyla rakı sofrasında kadeh tokuştururken veya yanmayan bir sigarayı çocukların ağzına koyarak fotoğraf çekmek, çocuğun masumiyet çağını da ortadan kaldıracak bir yaklaşımdır. Çocuklara ve Gençlere yeteneklerini yeterliliğe dönüştürme yolunda belli fırsat ve imkânlar tanımazsanız, eğlence sektörü ve madde kullanım kültürünün gelişmesi kaçınılmazdır. Toplumun önüne hedefler koyamadığımız için farklı gelişen kültürlerde bekleyemiyoruz” dedi.

“Yasa özel sektörün ekmeğine yağ sürmek için geçmiştir”
Bağımlılık ile mücadelenin 3 boyutu olduğunu söyleyen Başel, “Birincisi bu işe hiç bulaşmamış grubu küçük yaşlardan eğiterek bunların zararları ve yaşamlarını ne derecede olumsuz etkileyeceği konusunda önleyici ve koruyucu hizmetlerin geliştirilmesi gerekmektedir ki toplumdan bağımlılık yapıcı maddelere olan talebin gelecekte düşürülmesi için. Buna parelel olarak mutlaka ki isteyen ve talep eden az miktarda birilerinin çıkacağını da göz ardı etmeyerek koruyucu ve önleyici politikanın arkasından kolluk kuvvetinin piyasada bulunurluğunu ve piyasaya girişini azaltmak ya da önlemek zorundadır ki kişiler piyasada bunu isteseler bile bulamasınlar. 3’üncü boyutu ise bu sorundan etkileneni, maddeleri denemiş, şuanda kullanmakta olan veya başarısız bırakma girişiminde olan insanların tedavi ve rehabilitasyonlarını üstlenip, topluma yeniden temiz bir birey olarak dönmelerini sağlayacak tedavi hizmetlerinin olmadığını görüyoruz. Ülkemizde şu anda tek aktif olarak bağımlılıkla ilgili görevini yerine getiren kurum Narkotik ve Organize suçları ile kaçakçılığı önleme birimidir. Bu birimde piyasada bulunurluğu ile mücadele etmektedir, ama koruyucu veya önleyici çalışmalar ya da şu anda kullananların tedavi ve rehabilitasyonu ile ilgili herhangi bir yapılanma yoktur. Denetimli serbestlik Yasası geçmiştir ama özel sektörün ekmeğine yağ sürmek adına geçmiştir” dedi.

“Gençlere potansiyel tehdit olarak bakılıyor”
Ekonomik göstergeler, ambargolar, kötü yönetim ve siyasi belirsizliğin toplumun ruh sağlığını olumsuz etkilediğinin altını çizerek, “Ama bu etkiler alkole başlamanın tek başına etkeni değildir. Bugün sadece bizim ülkemizde gençler ve çocuklar 18 yaşına gelene kadar yurttaş değildir. Sistemin de, ailelerin de bakış açısı maalesef ki budur. Çocuklar ve gençler ülkemizde ancak bir olaya karışıp, bir olayın faili veya mağduru olduğunda görünür olmaktadır. Ya da oy kullanma yaşına geldiği zaman seçim dönemi hepsinin elinde birer benzin fişi dolaştırılmaktadırlar. Bunun yanında toplumda gençler potansiyel tehdit olarak görülmekte ve gençlere ne zaman başımıza iş açacaklar veya ne zaman sorun çıkaracaklar diye bakılmaktadır. Bu genç insanların hataları bile olsa bu ülkenin gelişiminde ve dönüşümündeki tek anahtarımız ve tek servetimizdir bakış açısı kazanılması da önemlidir” şeklinde konuştu.

“Alkolizm en büyük sosyal sorun olacak”
Ailelerin de gençlerde alkol ve sigara kullanımı noktasında çok büyük yanlışları olduğunu söyleyen Başel, “Aileler çocuklarına yanlış model olmaktadırlar. Aile içerisinde yanlış model ve sigara, alkol kullanımını normalleştiren bir kültür vardır. Her zaman da söylediğim gibi alkolizm önümüzdeki 10 yıl içerisinde ülkemizde en büyük sosyal sorunlarımızdan biri olacaktır. Çünkü çok hızlı bir artıştan bahsediyoruz deneme değil, kullanım yaşının düştüğünü görüyoruz ve bugüne kadar yapılmış tüm bilimsel çalışmalarda bu sonucu ortaya koymaktadır” diye konuştu.

“Çocuk ve gençlik politikası olmalı”
Ülkemizde çocuk ve gençlik politikasının olmadığının altını çizen Başel, “Makro olarak yani en genel şemsiyede çocukların ve gençlerin sağlıklı gelişmesi ve korunması için tüm haklarının devlet tarafından garanti altına alınmasından bahsediyoruz. Daha sonra geliştirici ve destekleyici hizmetler gelmektedir ki bu soruna başlamaması için gençlerin gelişimini destekleyecek, ilgilerini ve yeteneklerini yeterliliğe dönüştürebilecekleri faaliyet alanlarının yaratılması gerekmektedir. Bizim ülkemizde maalesef sadece spor anlamında futbol ve folklor olarak sınırlandırılmıştır. Bu noktada da ne istedikleri yönünde gençlerin de fikirleri alınmalıdır. Tüm bunları mikro düzeye indirdiğimizde ise ülkemizde aile ve ergen danışma merkezleri maalesef ki yoktur. Çocuğu ile sorun yaşayan veya ailesindeki iletişim problemlerinden dolayı risklere yakın hale gelen genç bir insanın gidip danışabileceği, destek alabileceği birimlerimiz yoktur. Gençler ne zamanki suç işliyorlar ve bağımlı oluyorlar onları alıp deşifre ediyoruz ve toplum içerisinde onlara başka bir yaşam hakkı bırakmıyoruz” dedi.