DOLAR 32,5227 0.22%
EURO 34,9563 0.48%
GBP 40,7816 0.45%
ALTIN 2.430,19-0,33
BITCOIN 2042053-1,75%

Ellerini cebimizden çeksinler!

ABONE OL
3 Eylül 2018 16:08
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

Yeni Bakış’a konuşan vatandaş, hükümetin ekonomik önlemlerinin sadece vatandaşın cebi üzerinden hayat bulduğunu dile getirerek, “Önlem alıyoruz diyorlar ama hep vatandaştan kesintiye gidiliyor, siyasiler gerekli fedakarlığı yapmıyor” dedi  


“Taşıma su ile değirmen dönmez, bizim ülkemizin zaten ekonomisi yok, bu ülkenin vatandaşları olarak elimizden bir şey gelmiyor” diye isyan eden vatandaş, hükümete gerçek ve kalıcı çözüm konusunda, radikal anlamda önce kendilerinden başlayarak elini taşın altına koyma çağrısı yaptı 


Süreyya ÖZDEMİR

“Kriz karşısında belki boğazımızdan değil ama sosyal faaliyetlerimizden kesip, geçinebilmek için daha fazla çalışıyoruz diyen” vatandaşlar, buna rağmen hükümetin gözünü vatandaşın cebine dikmesini eleştirdi. Hükümetin mevcut kriz ortamında ne gibi fedakarlıkta bulunduğunun açıklanması gerektiğini savunan vatandaş, “Bu şartlar altında mağduriyet yaşayan özel sektörde emek veren işçilerin maaşlarından kesinti yapılacağına, maaşları döviz üzerinden verilsin. Asgari ücretliyi bitirdiler” dedi. 

Vatandaş ne dedi?

Ahmet Bağzıbağlı: Özel sektörde çalışan insanların hak ettikleri para verilmiyor

“Ekonomik kriz karşısında kişi ya da kişilerin ne önlem aldığı değil, toplumun ne önlem aldığı önemlidir. Bu konunun daha önemli olduğunu düşünüyorum. Kişilerin ben önlem alırken ekmeğimden kestim demesiyle bir şeyin değişeceğine inanmıyorum. Burada en mağdur kişiler emeğiyle geçinmeye çalışan insanlardır. Burada mağduriyetin içinden çıkıp sıyrılanlar ise, memur kesimidir. Özel sektörde çalışan insanların emeği de dövize bağlı olmasına rağmen, çalışanların ücretleri de dövize paralel olarak fiyat çıkartılmıştır. Bir inşaat yapımında paraya hakim olan kişiler, işçinin emeğinin karşılığıni döviz olarak vermez, hükümetin açıklamış olduğu asgari ücreti çalışanına verir. Zaten bunun beraberinde devlet fakirleşmeye gidiyor. Özel sektörde çalışan emekçi işçiler bunun zararını yaşamaktadır. Bu soruların cevabını ise toplum değil, cevabını devletin vermesi gerek ne gibi önlem alındığı asıl onlara sorulmalıdır. Rum tarafından, buraya geçişler arttı ve bu taraftan ekonomik alternatif oluşturulmaya çalışılıyor. Papazların bile buradan benzin doldurup, alışveriş yaptığını düşünürsek, halimizin perişan olduğunu görürüz. Olan sadece gündelikle çalışan insanlara oluyor, sermaye tutan ticaret insanları hiçbir zaman TL üzerinden almayıp kendi hesabını yapıyor. Çalışanların bile günlük hesabını döviz üzerinden yaparken, kesinlikle emekçiye döviz üzerinden hak ettiği ücreti vermez.”

Hasan Gözen: Ekonomik sıkıntıları önleyebilmek için sosyal faaliyetlerimizden kısmak zorunda kalıyoruz

“İnsanlar evlerindeki ekonomik krizi önleyebilmek için ellerindeki işlerine dört elle sarılmaya çalışıyor. Ben de bu durumu kolayca atlatabilmek adına, daha fazla çalışmaya başladım. Görüyoruz ki günümüzde insanlar ekonomik krizi dengeleyemiyorlar. Hükümet tarafından hiçbir şeye denetleme olmamasının karşısında, insanlar ürünlerine istedikleri fiyatları biçiyorlar. Bu nededen dolayı bizler de boğazımızdan kısamadığımız için sosyal faaliyetlerimizden kısmak durumda kalıyoruz.”

Berna Baturalp: Hükümetimiz vatandaşları için birazcık fedakarlık yapsın

“Vatandaşlarımız ekonomik sıkıntı çekerken işletme sahipleri kendilerini güvence altına alabilmek için ürünlerinde zam uygulaması yoluna gittiler. Bu nedenden dolayı insanlar geçim sıkıntısı çekiyor. Aldıkları maaşları ay sonuna kadar dengede tutmakta zorlandıklarına şahit oluyoruz. Kendi iş yerime satmak için getirdiğim poğaçaları bile, vatandaşlara satamaz hale geldim. Görüyorum ki insanların alım gücü düştü. Memlekette turist yok, bu nedenle işlerimiz her türlü zarara uğruyor. Hükümetin bu konuda artık gerekli tedbirleri alması lazım, gümrüğü sıfırlamaları şart, Türkiye Başkanı Sn. Erdoğan’la anlaşma yoluna gidilmesi gerek. KKTC Hükümeti’nin parti yardımlarının kesilmesi gereklidir.  Memleketteki 50 tane Milletvekilinin maaşlarında yeni düzenlemeler yapılarak, indirime gidilsin. Hükümetimiz vatandaşları için birazcık fedakarlık yapsın. Bu memleketteki sıkıntıların, çözülmemesi durumunda halkımız da daha önce Çin hükümetinde yapılan  ‘kontak kapatma’ eylemi gibi araçlarını yollarda bıraksın. Herkes uyansın artık, gidişatımız iyi değil.”


Engin Destur: Artan fiyatlar karşısında vatandaşlar mağdur edildi

“Ülkedeki ekonomik sıkıntılar yüzünden, tüm ihtiyaçlarımızdan kısmak zorunda kaldık. Alışveriş yapmaya gücümüz kalmadı. Fakat bu durumlar karşısında bir önlem alamıyoruz. Çünkü bizlerin bir kazancı yok. Evlat sahibi bir insan olarak, kendi çocuğumun okul taksitini bile ödeyebilecek imkanım kalmadığı için, TL para birimine geçtim. Dövizin yükselmesi karşısında tek yapabildiğim önlem bu oldu. Bir insanın çocuğu  18 yaşına girip bağımsızlığını ilan ederken, bu devlet 45 senedir Türkiye Cumhuriyeti’ne bağımlı halde varlığını sürdürüyor. Ne zaman ayakları üstünde duracak bize bunun cevabını versin, bu krize bir önlem alsın. Önemli olan şey hükümetin, vatandaşlarının önünü açmasıdır. Bizler aynı eşyaları kullanıp farklı ücretler ödemek istemiyoruz, önlemin alındığı konusunda konuşanlar var, hükümetin bizleri bu konuda aydınlatması lazım. Hangi alanlarda önlem yoluna gidildi. Neler için önlem alındı bizler bunları bilmek istiyoruz.”


Hanifi Karaman: Gerekli olan önlemi hükümetin alması gerek

“Vatandaş olarak ekonomik kriz karşısında bizlerin değil, gerekli olan önlemi hükümetin alması gerek. Vatandaşın bir boğaz geçindirme derdi var, bu konuda ne gibi önlem alabilirler? Kendi ürettiğimiz hiçbir ürün olmayınca insanlar, ürünlerini dışarıdan sağlamak zorunda kalıyor. Her şeyin dışardan buraya gelmesi ekonomik anlamda bizleri sıkıntıya sokuyor.” 

İbrahim Taşdemir: En uygun malzemeleri kullanmaya başladık

“Ekonomik kriz sonucunda en büyük önlemimiz, evimizdeki alışveriş için en uygun yerlerden çıkarttığımız ihtiyaç halindeki ürünleri sağlayabilmek adına yaptık. Bir vatandaş olarak daha farklı önlem nasıl alınır bilmiyoruz. Bizler de kendi kesemize göre ihtiyaçlarımızı alıyoruz. Daha uygun ürünleri tercih edip, bu sayede elimizde üç beş kuruşun kalmasını sağlıyoruz. Fakat yine de daha uyguna aldığımız ürünlerin fiyatı bile fahiş durumda.”

Yakup Çavuşgil: Bu gemiyi batırana kadar yüzdürmeye devam edeceğiz

“Bir iş yeri sahibi olarak, dövizin bu denli artması karşısında bizler artık önlem alamaz duruma geldik. İş yeri için kullanılan bütün malzemeler döviz üzerinden gelmekte. Bu durum beni ciddi anlamda zorlamaya başladı. Bunun için en büyük önlemi, şu an ihtiyaç dâhilinde olmayan malzemeleri almamada görüyoruz. Bizler iş yapıp da faturayı vatandaşa Euro  olarak keserken, ödemelerimizi TL’nin düşük kurlarından almaya başladık. Bu durum karşısında perişan olduk. Artık bizlerin alabileceği hiçbir önlem kalmadı. İmkanlarımız tükendi bunun sonucunda bu gemiyi batırana kadar yüzdürmeye devam edeceğiz.”

Ali Durmuş: Devlet kendi çıkarlarını düşünürken vatandaşına da sahip çıkması gerekli

“Yaşadığımız bu sıkıntılı günler için hiçbir önlem alamadık. Bizler günlük yevmiye ile çalışan insanlarız. Alabileceğimiz tek önlem mutfak masraflarından kısmak olur. Bu da bizleri zor duruma fazlasıyla sokacaktır. Gıdanın dövizle olmaması halinde, insanların gıda ürünlerine sürekli zam yapmalarına mantık verir halde değiliz. Dövizin tek bağımlı olduğu şey, devletin petrolüdür. Bunu da aldığına ekleyerek vatandaşın karşısına çıkarıyor. Bu devletin kendi çıkarlarını düşünürken, vatandaşında sahip çıkması gerek. Yapılan bu kârdan %10’luk kazanç elde etmesinde şu sıkıntılar yaşanırken, %5 kâr elde etsin en azından bu sayede vatandaş daha rahat yaşayabilecek. Bu ülkede zenginler garibanların ekmeklerine saldırmayı seviyor. İş böyle devam ettiği sürece bizler daha kötü günler yaşamaya devam edeceğiz. Artık bu memlekette daha cazip fiyatlandırmalar olsun, denetlemeler getirilsin istiyoruz.”

Mustafa Filyali: İcraat görmek istiyoruz

“Toplum olarak elimizde ne var ki neye önlem alabilelim. Ekonomik kriz ülke vatandaşlarının hepsini sıkıntıya sürükledi. Bu durum karşısında hükümet çıkıp önlem aldık diyor, soruyoruz ne için önlem aldılar, fakiri daha fazla fakir edebilmek için mi? Başbakan çıkıp evlerinizi dövizle değil TL para birimi üzerinden sabitleyin diye ifadeler kullanıyor. Peki, soruyorum benim bankaya olan borcumu banka sabitleme yoluna gidecek mi ya da maaşımda herhangi bir artış uygulanacak mı? Hükümet bu sorunlara önlem almadığı takdirde bizlerinde elinden bir şey gelmiyor. Artık icraat istiyoruz. vatandaşlarımız sıkıntı çeksin istemiyoruz.”


Ahmet Canbolat: Herkese adil olunmalı

“Ekonomik sıkıntıların baş gösterdiği bir memlekette geçim kaygısı çekiyoruz. Buna önlem alarak nerde ucuz market bulursak oraya gidiyoruz, çünkü her yerin fiyatları farklı. Ülkeye gelen ürünler döviz, dolar ya da euro üzerinden mi giriyor? Esnaf, ürünlerine %100 zam uyguluyor. Neden bunları denetleyenlerimiz yok? Herkes birinin peşinden ‘nasıl mamma’ yeriz diye koşuyor. Bu hükümetin ‘dostlar birliği’ içerisinde yaşamaktan vazgeçmesi gerek. Adamlar daireleri dolandırıyorlar, fakat buna bir önlem alan yok, biz krize nasıl önlem alalım? Bu devlet, ülkenin 3’te 1’i devlet memuru olan kesimin değil de bütün vatandaşların devletiyse herkese adil davranılmalı.”

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam