DOLAR 32,5736 0.09%
EURO 35,0315 0.46%
GBP 40,6538 0.12%
ALTIN 2.422,65-0,01
BITCOIN 2095894-4,00%

Enkaz edebiyatı değil iş yapacağız

ABONE OL
18 Şubat 2018 09:23
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

“Eğitimde kötü bir durum var ama çok kötüdür deyip de enkaz edebiyatı yapmak da istemiyorum. Ama gerçekten birçok sorunumuz var. Esas olan işten iyi anlayan insanlarla, iyi iletişim kurarak bu sorunları iyi niyetle toplum lehine çözmeye çalışmaktır” 


“Okul aile birliklerinden, veliye, eğitim sendikalarından, merkezi ve kırsal kesim okullarındaki eğitimin niteliğine kadar, bütünleştirici ve sağlıklı bir eğitim ortamını yaratmak için çalışmalar sürecek”


“Bizim Anayasamızın şekli ve niteliğinde eğitimin,  laik, demokratik ve hukuk devleti şeklinde yapılması yer alıyor. Milli Eğitiminde temel hedefi Milli Eğitim Yasasında belirtildiği üzere laik ve demokratik, hukuk devletine bağlı bireyler yetiştirmektir. Bu nedenle biz Anayasamızda belirtilen ve yasalarımızla düzenlenen şekilde eğitim yapmayı hedef alıyoruz” 


“Bizim yetiştirdiğimiz çocuklar ilerde bu ülkenin yapısını oluşturacaklar. Bir tarafta devlet eliyle yetiştirdiğimiz özgür bir birey olmayı, laik ve demokratik hukuk devletinde yaşamayı benimseyen çocuklar varsa, yine bir başka şekilde kendi yetiştirdiğimiz çocuklar bir ümmetin parçası olmayı ve laiklikten uzaklaşmayı düşünüyorlarsa bu çocuklar bu ülkede 10 yıl sonra kavga eder”


“Biz ülkemizde 10 yıl sonra çocuklarımızın kavga etmesini istemiyoruz, o yüzden Atatürk’ün yıllar önce ortaya koyduğu eğitimde birlik anlayışına bağlılığımız var ve bunun öneminin hala geçerli olduğunu düşünüyoruz, o yüzden biz yasalarımızın bize emrettiği çerçevesinde hareket edeceğiz.”


Eniz ORAKCIOĞLU

Önümüzdeki hafta Milli Eğitim Eğitim Bakanlığı Müsteşarı olarak göreve başlayacak olan Asım İdris, Eğitimde yapılması gerekenler, öncelikleri ve  hedefleri Yeni Bakış’a anlattı.  İdris, eğitimde yapılması gerekenlerle ilgili uzun bir listenin varlığına dikkat  çekti.

“İlk hedef iyi iletişim kurmak”

 Asım İdris, “Eğitim alandaki düşüncemiz ve yapılacak olan işlerle ilgili, ilk etapta işimiz okul aile birlikleri ile iyi bir iletişim kurmak olacak diyerek, “ Bugüne kadar veliler bakanlığa, bakanlık da öğretmenlere güvenmedi, öğretmenler ise  bakanlıkla iyi bir iletişim içerisinde olamadı. Böyle sağlıksız bir ortam yaratıldı. Buna bağlı olarak böyle bir ortamda ne hedeflerseniz hedefleyin hayata geçirebilmeniz çok mümkün değildir. Bu nedenle hedeflerden önce bu yaklaşımı ön plana çıkarmayı düşünüyoruz. İyi ve sağlıklı bir iletişim sorunların hem tespitinde hem de çözümlenmesinde en önemli etkendir diye düşünüyoruz” dedi.

“Önümüzdeki süreç sıkıntılı bir süreçtir”

Önümüzdeki yıl eğitimin sorunsuz başlanmasını istediklerini belirten İdris, “Önümüzdeki en büyük problem de budur. Bütçe hala geçmedi, bütçe geçtikten sonra ise,  Nisan ayının sonunda  bu kez de seçim yasakları başlayacak.

 Bu seçim yasakları hem okulların tadilatında, hem de nakillerle ilgili yapılacak olan çalışmalarda ve münhallerde bizi sıkıntıya sokabilecek bir sorundur.

Bunu ortadan kaldıra bilecek adımları atmaya çalışacağız, bu nedenle önümüzdeki süreç bu açıdan sıkıntılı bir süreç olacaktır” şeklinde konuştu. 

“Eğitimde planlamaya ihtiyaç var”

Bir diğer çözülmesi gereken öncelikli sorunun okullar arasındaki eğitim standartlarının eşitsizliği olduğunu vurgulayan İdris, “Bu sorundan dolayı da bazı okullara yığılma olurken, bazı okullarımız ise, az öğrenci ile eğitim veriyor. Bu nedenle eğitimde bir planlama ihtiyacımız olacaktır. Bunun haricinde sınıf geçmeden  tutun da, burs yönetmenliğine ve tüzüğüne, taşımacılık tüzüğüne kadar, hatta yüksek öğrenimdeki sıkıntılara kadar yapılması ve düzeltilmesi gereken çok şey var. Kısacası önümüzde sorun ve yapılması gerekenlerle ilgili çok uzun bir liste var. Eğitimde kötü bir durum var ama çok kötüdür deyip de enkaz edebiyatı yapmak da istemiyorum. Ama gerçekten birçok sorunumuz var. Esas olan işten iyi anlayan insanlarla, iyi iletişim kurarak bu sorunları iyi niyetle toplum lehine çözmeye çalışmaktır” dedi.

“Sendikalarla ortak bir noktada buluşuruz”

Açıklamalarında, yıllardır Eğitim Sendikaları ve Eğitim Bakanlığı arasında yaşanan iletişimsizliğe de değinen İdris, “Niyet eğitimde bir yere varmaksa ve işin özünde de çocuklar varsa, sendikalarla ortak bir noktada buluşabileceğimizi düşünüyorum. Biz bu noktada bir zemini yaratabileceğimize inanıyoruz” şeklinde konuştu.

“Bir dokunuşla düzeltmek mümkün değildir”

Son yıllarda devlet okullarından özel okullara yönelik yoğun taleple ilgili de konuşan Asım İdris, “ Birçok nedenden dolayı aileler çocuklarını özel okullara yönlendiriyor, bazı aileler eğitim kalitesi, tam gün eğitim, güvenlik gibi birçok kritere bakarak böyle bir yönlendirmeye gerek duymaktadır. Tabi ki bu durumu bir günde bir dokunuşla düzeltmek çok mümkün değildir. Ama planlı bir eğitimle, ihtiyaçları ve istekleri doğru tespit eden bir anlayış ve  zamanla bu sorunu giderilebileceğini, en azından eğitimdeki eşitsizliğin ortadan kaldırılabileceğini düşünüyorum. Öte yandan sadece eşitsizliğin özel ve devlet arasında olmadığını, devlet okulları arasında, kırsal ve şehir okulları arasında da bir eşitsizlik olduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzden her anlamdaki bu eşitsizliğin giderilmesi gerekir. Bunların yanında bazı ailelerimiz de sosyo ekonomik açıdan düşük olan çocuklarımızın gittiği okullara çocuklarını göndermek istememektedir,  bu da toplumsal başka sorunlara neden olmaktadır. Eğitim aslında yaşamın her alanını etkileyebilecek sonuçlar doğuruyor, bu bilinçle hareket etmek ve geniş katılımı sağlamak zorunda olduğumuzu düşünüyorum” dedi.

“Her alandaki eksikliklerin giderilmesi hedef olmalıdır”

Eğitimle ilgili her alanda eksikliklerin giderilmesi gerektiğini ve bu anlamda çalışacaklarını vurgulayan Asım İdris, “Bir okulda hademenin de, okul müdürünün de görevi bize göre çok büyüktür. Hatta kantinde bir sıkıntı varsa buda eğitim için çok önemlidir. Örneğin özel eğitimde de fizyoterapist eksikliği vardır. Kısacası her alandaki eksikliklerin giderilmesi hedef olmalıdır diye düşünüyorum” diye konuştu.

“10 yıl sonra çocuklarımızın kavga etmesini istemiyoruz”

Yeni Bakış muhabirinin  “İlahiyat kolejini kapatacağız” yönündeki açıklamalarını anımsatması üzerine Asım  İdris, Anayasa’da eğitimin şekli ve yönteminin yer aldığını vurguladı. İdris,  “Bizim Anayasamızın şekli ve niteliğinde eğitimin,  laik, demokratik ve  hukuk devleti şeklinde yapılması yer alıyor. Milli Eğitiminde temel hedefi Milli Eğitim Yasasında belirtildiği üzere laik ve demokratik, hukuk devletine bağlı bireyler yetiştirmektir. Bu nedenle biz Anayasamızda belirtilen ve yasalarımızla düzenlenen şekilde eğitim yapmayı hedef alıyoruz. Bu yönde adım atacak olmak da yasa ve Anayasa gereklidir. O yüzden biz ülkemizde bu anlayışın dışında eğitim yapma noktasında olan durumlarda da yasa gereği ve görevimiz icabı ilgilenmek zorundayız.  Burada esas problemimizde şudur; bizim yetiştirdiğimiz çocuklar ilerde bu ülkenin yapısını oluşturacaklar. Bir tarafta devlet eliyle yetiştirdiğimiz özgür bir birey olmayı, laik ve demokratik hukuk devletinde yaşamayı benimseyen çocuklar varsa, yine bir başka şekilde kendi yetiştirdiğimiz çocuklar bir ümmetin parçası olmayı ve laiklikten uzaklaşmayı düşünüyorlarsa bu çocuklar bu ülkede 10 yıl sonra kavga eder. Biz ülkemizde 10 yıl sonra çocuklarımızın kavga etmesini istemiyoruz, o yüzden Atatürk’ün yıllar önce ortaya koyduğu eğitimde birlik anlayışına bağlılığımız var ve bunun öneminin hala geçerli olduğunu düşünüyoruz, o yüzden biz yasalarımızın bize emrettiği çerçevesinde hareket edeceğiz.”

“İkili eğitim yapma anlayışının kapatılmasından bahsediyoruz”

Asım İdris, açıklamalarını şöyle tamamladı, “Biz ilahiyat koleji binasını kapatmaktan bahsetmiyoruz. Bu şekilde ikili eğitim yapma anlayışını kapatmaktan bahsediyoruz.  Oradaki çocuklarda, diğer okullardaki çocuklarda bizim çocuklarımız, o yüzden bu çocukların birbirinden ayrı düşeceği bir anlayışı ortadan kaldırmamız gerektiğine inanıyoruz. Kısacası biz dine dayalı ve laik hukuk sistemini ortadan kaldıracak bir anlayışın yaratılmaması gerektiğini savunuyoruz. Bu anlayış ortadan kalkarsa bu alanda ülkedeki problemde ortadan kalkar diye düşünüyoruz.” 

4’lü Koalisyon hükümetinin programında Eğitimle ilgili konu başlıkları;

“Eğitim sistemi yap-boz tahtası olmaktan kurtarılacak”

Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı, demokratik, bilimsel ve laik anlayış çerçevesinde çocuklarımızın ve gençlerimizin yaratıcı, üretken, ülkesiyle ve toplumuyla bağları güçlü, evrensel insan haklarına ve tüm canlıların yaşamına saygılı, bilimsel yaklaşım kabiliyetleri gelişmiş, ekolojik bilinci yüksek, adalet duygusu ve etik değerleri benimsemiş, sağlıklı bireyler olarak yetişmesini hedef alacaktır.

Eğitim sistemi değişen her hükümet ile yap-boz tahtası olmaktan kurtarılacak ve devlet politikası haline getirilecektir. Eğitim sisteminin yapılandırılması, bireysel gelişim ve ülke ihtiyaçları eşzamanlı ve eşit derecede gözetilerek gerçekleştirilecektir.

“Yapısal dönüşüm planlanacak”

Tüm eğitim kademelerinde hizmet veren okullarda günün ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirilmesi gereken eğitimsel ve yapısal dönüşüm ivedilikle planlanacak ve buna bağlı olarak tüm okullardaki eğitim-öğretim faaliyetlerinin pedagojik ilkeler çerçevesinde gerçekleştirilmesine yönelik gerekli dönüşümler kademeli olarak hayata geçirilecektir. Özellikle gelişim çağlarında günümüzün en büyük sorunlarından olan hareketsizlik ve buna bağlı fiziksel ve psikolojik etkilerin asgariye indirilmesi için okul ortamlarında sportif faaliyetlerin genişletilmesi yönünde fizibilite ve altyapı çalışmaları başlatılacaktır. Özellikle kitle sporu faaliyetleri özendirilecek, çeşitli spor federasyonları ile ortak proje ve kampanyalar geliştirilecektir.

“Yasa günün koşullarına göre yeniden düzenlenecek”

Tüm alanlarda gençlerimizin öğrenme ve inovasyon becerilerini artıracak olan araştırma yapma, proje ve uygulama geliştirme yöntemlerinin yoğunlaştırılması için tüm eğitim kadroları teşvik edilecektir.

Milli Eğitim Yasası günün koşullarına göre yeniden düzenlenecektir. Okul aile birlikleri ile Bakanlık arasında daha etkin bir iletişim ağı oluşturulacaktır. Taşımacılık Tüzüğü öğrencilerin evden okula ve okuldan eve güvenli ve sağlıklı bir biçimde taşınabilmesine yönelik olarak yeniden düzenlenecek, ilgili paydaşlarla koordinasyon güçlendirilecektir.

“Fırsat Eşitliği Politikası benimsenecek”

Bakanlığa bağlı tüm öğretmenler ile diyalog artırılacak, çalışma şartlarının, mesleki motivasyonun ve fiziki ortam koşullarının geliştirilmesine azami önem verilecek, mesleki gelişimi ve verimliliği artıracak hizmet içi uygulamalar genişletilecek, tüm eğitim kadrolarının mesleki gelişmeleri takip eden, bilimsel yöntemleri benimseyen, teknolojik imkanlardan faydalanabilen bir yapıya kavuşması sağlanacaktır.

Gerek kamu gerekse özel okullar için Fırsat Eşitliği Politikası benimsenecektir. Hükümetimiz için temel hedef kamu okullarının özel okullar ile rekabet edebilir bir seviyeye çekilmesi ve ekonomik durumu ne olursa olsun her bireyin kaliteli eğitim ağının içinde kendine yer bulabilmesidir. Bununla birlikte özel okul temsilcileri ile düzenli diyalog geliştirilecek bir koordinasyon kurulu oluşturulacak, özel okulların ülkenin eğitim politikaları ile uyumu ve sorunları sürekli takip ve istişare edilecektir.

Gençlerimizin her inanca, inanışa ve ahlaki disipline toleransı gelişmiş bireyler olarak yetişmesine özen gösterilecek, laiklik ilkesinden ödün vermeden ve sadece tercihe bağlı olarak her bireyin dini eğitim alabilme özgürlüğü korunacaktır.

“Yasal olmayan dini eğitim etkinliklerine izin verilmeyecek”

Dini eğitim veren kurumlar laik ve bilimsel anlayış ve uzlaşı kültürü esaslarına bağlı kalacak şekilde eğitim verecek, çocuklara yönelik denetimsiz ve yasal olmayan hiçbir dini eğitim etkinliğine izin verilmeyecektir. Okullardaki din dersleri gençlerimizin farklı ahlaki disiplinleri de tanımasına imkan verecek şekilde, özellikle hızlı sosyolojik değişimlerin yaşandığı günümüz teknoloji ve iletişim çağında insanlık değerlerini ve ahlaki bilinci koruyabilme üzerinden yeniden düzenlenecektir. Hem Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşayan tüm insanların ırk, din, dil, mezhep, etnik köken, cinsiyet ve cinsel yönelimleri ne olursa olsun bir arada ve uyum içinde yaşamaları için toplumsal barış sağlanması, hem de Kıbrıs’ın bütününde yaşayan toplumlar arasında çatışmacı değil uzlaşmacı bir anlayışın yerleştirilmesi için toplumlararası barış ve uzlaşı kültürü oluşturacak ve geliştirecek şekilde bir eğitim anlayışı oluşturulacaktır.

“Öğretmenlerin ders yükü düzenlenecek”

Özel eğitimle ilgili yasal mevzuat tamamlanacak, özel eğitim alanında hizmet veren kuruluşlarla etkin işbirliği geliştirilecektir. ‘Milli Eğitim Denetleme Değerlendirme ve Yönlendirme Kurulu Yasası’ revize edilerek uluslararası standartlara uygun bir ölçme ve değerlendirme sistemi yapılandırılacaktır.

Ölçme ve değerlendirme sistemi yarışmacı sınavlara endeksli olmaktan çıkarılıp başarıyı teşvik edip ödüllendirecek şekilde yeniden düzenlenecektir. Ülke ve iklim koşulları da dikkate alınarak, öğrencilerin günlük ve yıllık eğitim süresi uluslararası standartlara yaklaştırılacaktır. Öğretmenlerin ders yükü adaletli ve eğitimde verimliliği artıracak şekilde düzenlenecektir.

“Kayıt sorunları ortadan kaldırılacak”

GCE bölümlerinden mezun olan Kıbrıslı Türk öğrencilerin Türkiye’deki üniversitelere kayıt yaptırmasında yaşanan sorunların ortadan kalkması için girişimde bulunulacaktır.

Eğitim ülkenin mesleki ihtiyaçlarına göre yapılandırılacaktır. Eğitim sistemi ve işgücü piyasası arasındaki uyumun sağlanması ve iş yaşamının gerektirdiği beceri ve yetilerin kazandırılması amacıyla DPÖ verileri ışığında ilgili bakanlıklar, meslek odaları, yükseköğretim kurumları ile güçlü diyalog ve ortak çalışma alanları oluşturulacaktır.

“Mesleki Yeterlilik Kurulu oluşturulacak”

KKTC vatandaşı gençlerimizin yerel üniversitelere geçiş şartlarının yeniden düzenlenmesi ve standartların yükseltilmesi için yükseköğretim kurumları ile istişare başlatılacaktır. Ülkenin eğitim planlamasına ve mesleki ihtiyaçlara göre yerli öğrencilere bölüm kotası uygulaması için ortak çalışma başlatılacaktır. Ülke ihtiyaçlarına göre mesleki eğitim teşvik edilecek, bununla ilgili olarak Lefkoşa Bölgesinde geniş çaplı bir mesleki eğitim kompleksinin hayata geçirilmesi için proje başlatılacaktır.

Farklı mesleki eğitim sertifikalarının ortak standardizasyonu gerçekleştirilecek, AB’ye uyumlu Yeterlilik Sistemini temel alan Mesleki Yeterlilik Kurulu oluşturulacaktır.

“YÖDAK’ın kurumsallaşması güçlendirilecek”

Yükseköğretimde burslar, yetişmiş insan gücü ihtiyacı, öğrencinin eğitim gördüğü ülke, kurum, başarı durumu, ailesinin ekonomik durumu gibi ölçütler esas alınarak yeniden düzenlenecektir.

DAÜ yasası özerklik, demokratiklik, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine uygun olarak düzenlenerek yaşama geçirilecektir. Atatürk Öğretmen Akademisi özgün yapısı korunarak geliştirilecektir.

YÖDAK’ın kurumsallaşması güçlendirilerek, tüm yükseköğretim kurumlarının demokratik, özerk bilgi ve teknoloji merkezleri haline dönüştürülmesi için çalışma başlatılacaktır.

“Bilgi işlem ve yönetim sistemi oluşturulacak”

E-devlet projesinin hızlandırılmasıyla hem ilk ve orta, hem de yükseköğretimde geniş kap-samlı bir bilgi işlem veyönetim sistemi oluşturulacaktır. 

Ülkemizdeki yükseköğretim kurumlarına başvuran yabancı öğrencilerin kayıt-kabul koşullarını belirleyen yasal düzenleme YÖDAK ile işbirliği içerisinde yapılacaktır. 

Bu öğrencilerin eğitim durumlarının ve yaşam şartlarının takibi yapılacak, üniversitelerimizin eğitim dışı amaçlarla istismar edilmesinin önüne geçilecektir. 

Yabancı öğrencilerin ülkemize adaptasyonu, buradaki sosyal ve ekonomik yaşama entegrasyonu için ilgili kurumlarla ortak çalışma başlatılacaktır.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam