Cumhurbaşkanı
Erdoğan, ‘Lozan polemiği’nin yaşandığı Atina’daki resmi temaslarını
tamamladıktan sonra verdiği ve bugünkü ToVima gazetesinde yayınlanan demecinde,
Lozan Antlaşması, azınlıklar, Türkiye-AB ilişkileri, FETÖ, mülteci sorunu,
Suriye konusu ve kendisiyle ilgili soruları yanıtladı.
‘Değişen koşullara adapte olmalıyız’
“Lozan
Barış Antlaşması, Türkiye’nin Yunanistan ve bazı başka ülkelerle ilişkilerini
belirleyen bir anlaşmadır. Türkiye, diğer tüm anlaşmalarda da olduğu gibi Lozan
Antlaşması’na saygı göstermekte ve yükümlülüklerini yerine getirmektedir. Öte
taraftan, ister ikili düzeyde, ister başka meselelerde, azınlıklardan
başlayarak zaman zaman zorluklar, sorunlar ve yanlış uygulamalarla karşı
karşıya kalıyoruz. Bugün, 94 yıl öncesi ile farklı şartlar, sorunlar ve çözüm
metotları bulunmaktadır. Dönemin şartlarını iyi analiz etmeli ve değişen
koşullara adapte olmalıyız. İyi niyet ve samiyet olursa aşılamayacak hiçbir
sorun yoktur.
‘Özel ortaklık ilişkisi senaryosunun
hiçbir geçerliliği yok’
AB’ye
tam üyelik stratejik hedefimiz olmaya devam etmektedir. ‘Özel ortaklık
ilişkisi’ senaryosunun bizim için hiçbir geçerliliği yoktur. AB’nin çifte
standartlarına rağmen, bizler üyelik için iyi niyet ve itina ile çalışmaya
devam ediyoruz.
Yapıcı
eleştiri, başlıkların açılmasını engellemekle değil tam aksine bu başlıkları
(fasıllar) açmakla olur.
Batı
Trakya Türk azınlığı, maalesef, milli kimliğinin tanınması, eğitim ve din
hürriyeti ile ilgili sorunlarla karşı karşıyadır.
Bu
sorunlar çözülüp, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin gündeminden
çıkmalıdır.
Beklentilerimizi
(Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis) Pavlopulos’a da (Yunanistan Başbakanı
Aleksis) Çipras’a da anlattım.