“Hükümetin taahhüdü gelecekte ödenmesi”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Başbakan Tufan Erhürman, hayat pahalılığı ödeneklerinin dondurulması konusunda kamuoyuna bilgi verdiklerini, “aldık ve geri vermeyeceğiz” noktasında bir girişimleri olmadığını açıkladığını kaydetti 

Erhürman, ekonomik olarak yaşanacakları kesin olarak öngöremediğini ancak kendilerinin belirlediği şartlardaki bir süreç sonrasında hayat pahalılığının ödeneceğini yineledi

Meclis Genel Kurulu toplandı. Genel Kurul komitelerden gelen Bulaşıcı Hastalıklar Yasa Tasarısı ve İdari, Kamu ve Sağlık İşleri Komitesinin tasarıya ilişkin raporu ile Yabancılar ve Muhaceret (Değişiklik) Yasa Tasarısı ve Hukuk, Siyasi İşler ve Dış ilişkiler Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporunu görüştü.

Ana muhalefet Ulusal Birlik Partisi (UBP) ülkede yaşanan sel felaketiyle ilgili Meclis’te bir araştırma komitesi kurulması önergesi sundu.

Genel Kurul’da ilk olarak UBP Milletvekili Özdemir Berova söz alarak, geçen hafta ülkenin bir felaket yaşadığına ve 4 gencin hayatını kaybettiğine işaret ederek, başsağlığı diledi.

Berova, yıllardır Girne’de yaşayan biri olarak böyle bir sel görmediğini belirterek, tekrarının yaşanmaması adına bugün UBP grubu olarak araştırma komitesi kurulması önergesi yaptıklarını açıkladı. Başbakan Tufan Erhürman da Berova’dan sonra söz alarak, sel felaketiyle ilgili bir komitenin Başbakanlık’ta kurulduğunu, bir de Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nden istendiğini hatırlatarak sadece Ciklos’ta değil tüm derelerle ilgili araştırma yapılacağını söyledi. Erhürman, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın da kendi bünyesinde bir araştırma raporu üzeri çalıştığını kaydetti.

Erhürman, Meclis’in araştırma yapmasının kendileri açısından bir sakıncası olmadığını, iç tüzük gereği bildirilmesi halinde bu konunun yarın görüşülebileceğini ve komitenin kurulması kararının alınabileceğini ancak çalışmaların bütçenin tamamlanması ardından başlayabileceğini söyledi.

“Sorumluları bulup gerekeni yapacağız”

Başbakan Tufan Erhürman, ülkede can kayıplarına da yol açan sel felaketiyle ilgili hem Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği hem de Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nca hazırlanacak raporların bir hafta-on gün içinde tamamlanacağını ve kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi. Erhürman, hata ve ihmal varsa, altında kimlerin imzası varsa bunların açık bir şekilde ortaya konulacağını kaydederek “Bu defa sonuna kadar hep birlikte gideceğiz, sorumluları bulup gerekeni yapacağız” dedi.

Ülkede geçen hafta dört gencin yaşamını yitirmesine yol açan sel felaketi, Meclis Genel Kurulu’nun bugünkü toplantısında da gündeme taşındı.  Meclis’in bugünkü toplantısında ilk olarak başkanlığın genel kurula sunuşlarına yer verildi.

UBP Milletvekili Ersan Saner, iç tüzüğün 62. maddesi uyarınca söz alarak, sel felaketinde yaşamını yitirenlere rahmet diledi; yolda yaptıkları incelemede gözlemledikleri eksiklikleri dile getirerek yolda bir mühendislik hatası olduğu görüşünü ifade etti.

Kaza mahallinin 20 metre ötesinde, dağla yolun birleşmiş olduğunu ve menfezin suyu taşıyamamasından kaynaklı sorunlar oluştuğunu dile getiren Saner, geçmişte iki öğrenci bir şoförün öldüğü kazada Cumhurbaşkanı’nın Bakanlar Kurulu’nu acil toplantıya çağırdığını, Sendikal Platform’un grev ilan ederek hükümetin istifaya çağrıldığını, Başbakanlık’ın kapısının yıkıldığını hatırlattı.

Ersan Saner, o günlerdeki gazetelerin manşetlerinden örnekler gösterdi, şimdiki Başbakan Tufan Erhürman’ın o dönemde yaptığı açıklamaya değindi.

Saner, Ulaştırma Bakanı’nın yol yapımı konusundaki söylemlerini hatırlatarak eleştirdi ve muhalefet dönemindeki konuşmalarla iktidardaki icraatların örtüşmesi gerektiğine inandığını belirtti.

Atakan: Henüz kesin rapor yok

Daha sonra söz alan Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyerek aynı felaketin bir kez daha tekrarlanmamasını temenni etti.

Atakan, geçen hafta yaşanan olayın bir doğal afet olduğunu vurgulayarak, bu kazanın önceki kazalarla kıyaslanmasını doğru bulmadığını, geçen hafta yaşananlarla ilgili henüz kesin bir rapor bulunmadığını söyledi.

“Detaylandırılarak açıklanacak”

Atakan, ellerine gelen bulguların bugüne kadar görülmemiş miktarda çok yağmur suyunun dağdan gelerek yolu etkilediğiyle ilgili bulgular olduğunu, bunların gelecek günlerde detaylandırılarak açıklanacağını belirtti.

“Yapım sürecinde 24 kez yağış oldu, su birikintisi bile oluşmadı”

Girne-Lefkoşa anayolu’yla ilgili teknik bilgiler veren Atakan, bu yol yapıldığı süre içinde 24 kez yağış meydana geldiğinde ve çoğunda su birikintisi bile oluşmadığını söyledi.

Atakan, bakanlığın yolla ilgili açıklamasının, sosyal medyadaki ithamlara açıklık getirmek için yapıldığını dile getirerek, kurulacak komiteye destek sağlamaya ve yol üzerinde veya başka bir noktada sıkıntı olduğunun belirlenmesi halinde herkesle birlikte ne gerekirse yapmaya hazır olduklarını yineledi.

Erhürman: Raporlar kamuoyuyla paylaşılacak

Başbakan Tufan Erhürman da, geçmişte yaşanan kazanın ardından yaptığı açıklamalarda bir an önce bilirkişi raporunun kamuoyuyla paylaşılmasını talep ettiğini söyleyerek, şimdi de sürekli olarak sadece Ciklos’ta değil tüm bölgelerde yaşananların sebeplerinin bilimsel raporla ortaya konmasının gerekliliğini yinelediğini hatırlattı.

Erhürman, KTMMOB ve Ulaştırma Bakanlığı raporlarının hazırlanmasının ardından kamuoyuyla paylaşılacağını, hata ihmal varsa, kimlerin bunların altında imzası varsa bunların açık bir şekilde ortaya konulacağını kaydetti.

Bilimsel çalışmaların yürütmenin dahil olmadığı alanlarda hazırlanmasının daha sağlıklı olacağına inandıklarını belirten Erhürman, çıkacak bilimsel rapor üzerinde detaylı tartışmalar yapılıp kararlar alınabileceğini ifade etti. Erhürman, “Bu defa sonuna kadar hep birlikte gideceğiz, sorumluları bulup gerekeni yapacağız” dedi.

Erhürman, bu raporun konunun unutulup unutturulmasına engel olacağına inandığını ve hayatını kaybedenlerin haricinde zarar gören kişilerin de bu çalışmayı hak ettiğini söyledi. 

Başbakan Erhürman, raporların bir hafta- on gün içinde tamamlanacağını belirtti.

Hayat pahalılığı kararnameleri oy çokluğuyla kabul edildi 

Meclis Genel Kurulu, kamu çalışanlarının hayat pahalılığı ödeneği hakkını düzenleyen uygulamanın 3 ay süreyle durdurulması için hükümetçe hazırlanan yasa gücünde kararnameleri görüşerek oy çokluğuyla onayladı.

YDP Milletvekili Erhan Arıklı, kararnamelerin görüşülmesi öncesinde söz alarak, geçmiş bütün sorumluluğu 10 aylık hükümete yükleme niyetinde olmadıklarını, 1975’ten beri yapılan hataları ortaya koyarak ilmi kararlar almayı arzuladıklarını belirtti.

Arıklı, hayat pahalılığının durdurulmasıyla ilgili Ombudsman’a danışıldığını ve hükümetin ivedi hallerde kararname çıkarabileceğini ancak bugünkü şartlarda konunun ivedi ve ekonomik olmadığını açıkladığını hatırlattı.

Arıklı, alınmaya çalışılan kararın eşitlik ilkesine uygun olmadığını ve hükümet icraatlarında da ekonomik kriz belirtisi bulunmadığını kaydetti.

UBP Milletvekili Olgun Amcaoğlu, kararnameyle ilgili eleştirilerini dile getirerek, hükümetin öngörüsüzlükle yaptığı yanlış uygulamalarla 3 aylık durdurmayla bir şeyleri toparlayamayacağını savundu.

Amcaoğlu, kamu maliyesinin bugünkü düzeyine büyük emek ve uğraşlarla gelebildiğini kaydederek, bir dizi öngörüsüz adımla bunun bozulmasından üzüntü duyduğunu söyledi.

Maliye Bakanı Serdar Denktaş, 2019 için hazırlanacak bütçenin belli bir tarihten önce sunulma zorunluluğunun öngörü sürecini kısıtladığını ve ivedilik kazandırdığını belirterek, Ombudsman raporuna verdiği cevabı ve kamu yararı noktasında madde madde hazırladığı açıklamaları okudu.

Bu kararın sadece kamu çalışanlarıyla alakalı olduğu için kendilerinin var olan bir ayrımcılığı kısıtlayıcı bir adım attığını dile getiren Denktaş, ekonomik kriz ve dövizdeki dalgalanmanın sonucunda bütçenin zaten açık verdiğini söyledi.

Denktaş, Maliye’nin ortaya çıkan durumlar doğrultusunda kararlar üretebileceğine dikkat çekerek, son bir haftada yaşanan felaketin maliyetinin bile öncesinde öngörülemez olduğunu hatırlattı.

Denktaş, “Önümüzdeki dönemde ekonomik anlamda gerekirse yeni kararlar alıp yolumuza devam edeceğiz” diyerek, Maliye’nin bir süre sonra hiçbir zarara uğramadan yoluna devam edecek duruma geleceğini de ekledi.

Denktaş’ın ardından yeniden söz alan UBP Milletvekili Olgun Amcaoğlu, yanlış kararlar alınması nedeniyle Maliye’nin zarara uğratıldığının kabul edilmesini istedi.

TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli, kararnamelerin adaletli olması gerektiğine işaret ederek geçmişte kesintilerle ilgili alınan kararlara hiçbir kesimin itiraz etmediğini çünkü adaletli bulunduğunu söyledi.

Angolemli, hayat pahalılığı ödeneğinin dondurulmasından niye vazgeçildiğini sorarak, hazırlanan kararnamede gelecek yıllarda hayat pahalılığı diye bir şeyin yer almadığını belirtti.

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı yeniden söz alarak, Denktaş’ın Ombudsman’a verdiği cevabın bir kısmını gözden kaçırmış olduğunu belirterek, bütçeye ek gelir getirecek adımların atılmayarak hakların kırpılmasını eleştirdi.

Maaş ödemesinin bir başarı ve beceri anlamına gelemeyeceğini ifade eden Arıklı, Anayasa’nın 124. maddesini kullanarak olağanüstü hal ilan edilerek rahatlık sağlanabileceğini anımsattı.

Maliye Bakanı Serdar Denktaş, emlak vergileriyle ilgili uygulamanın 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe gireceğini söyleyerek, vergi düzenlemesinin faydasının sadece kamuya değil özele de yansıyacağını kaydetti.

Serdar Denktaş, ek mesailerde öngördükleri düşüşü sağlayacak adımlarla ilgili rakamsal bilgiler vererek, benzindeki ve dövizdeki düşüşün ve atılan diğer adımların etkisiyle hayat pahalılığın eksi çıktığını anlattı.

Alınan tedbirler ve atılan adımlarla tökezlemeden bugüne gelindiğini belirten Denktaş, 2019 yılı için gerekli planlamaların yapıldığını söyledi.

“Aldık ve geri vermeyeceğiz noktasında bir girişim yok”

Daha sonra söz alan Başbakan Tufan Erhürman, hayat pahalılığındaki dondurma mı değil mi konusunda kamuoyuna bilgi verdiklerini, “aldık ve geri vermeyeceğiz” noktasında bir girişimleri olmadığını ve bunu BRT ekranlarından açıkladığını kaydetti. 

Erhürman, ekonomik olarak yaşanacakları kesin olarak öngöremediğini ancak kendilerinin belirlediği şartlardaki bir süreç sonrasında hayat pahalılığının ödeneceğini yineledi.

Erhürman, yasa gücünde kararnamelerin hep aynı dil ve üslupla hazırlandığını ve hükümetin taahhüdünün gelecekte ödenmesi yönünde olduğunu vurguladı.

“Farklı bir uygulama düşünülmeli”

“Mucizevi öngörüleri olanlar varsa biz onların görüşleriyle hareket etmeye hazırız” diyen Erhürman,  fiyatlar düşmedi yönündeki eleştirilere de yanıt vererek, ağustos ayına göre enflasyon rakamlarının düşmüş olması sebebiyle hayat pahalılığının eksi çıkabildiğini söyledi.

Erhürman, enflasyon rakamlarındaki değişikliklerine etki eden temel maddeler hakkında bilgi vererek, hayat pahalılığı meselesinin geçmiş yıllardan biraz farklılaştığını, geçmişte çok fazla insanın kamuda çalıştığını, şimdi ise özel sektörde çalışan insan sayısının kamudan fazla olduğunu söyledi. 

Başbakan Erhürman, hayat pahalılığı konusunda farklı bir uygulama düşünülmesi gerektiğini kaydetti. 

Konuşmaların ardından rapor ve tasarının bütünü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak, yasa gücünde kararname 27 kabul, 6 ret ve 2 çekimser oyla, oy çokluğuyla kabul edildi. 

Genel Kurul’da daha sonra çeşitli yasaların hayat pahalılığı ödeneği hakkını düzenleyen maddesinin 3 ay süreyle durdurulmasını içeren yasa gücündeki kararnameler görüşülerek oylandı. Kararnameler oy çokluğuyla kabul edildi.