“Kendi genelgelerini çiğnediler”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde yaşanan diploma
krizini değerlendiren KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, 2006 yılında CTP’nin
iktidardayken kimlik kartlarının türbanlı verilebileceğine yönelik bir
genelgenin dönemin Bakanı Özkan Murat tarafından yayınlandığını belirterek, Eğitim
Bakanlığı’nın ise, diplomaların verilebilmesi için mevzuata göre yüzün açık ve
görünebilir olması yönünde okullara genelge gönderdiğini söyledi.

Elcil, buna rağmen Eğitim Bakanlığı’nın başları kapalı
olan öğrencilere diploma verdiğini ifade ederek, Bakanlığın UBP ve DP gibi iş
birlikçi partilerin idaresinde olduğunu, hükümetin tamamının geri adım
attığını, kendi yayınladıkları genelgeyi çiğnediklerini savundu.

KTOEÖS Genel Sekreteri Aziz Selengin ise,
İlahiyat
Kolejinin yasal olmadığını belirterek, yasal olmayan bir okulun yasal olmayan
diploma töreninin yapıldığını kaydetti. Aziz Selengin, bunun Anayasa’ya ve
Milli Eğitim Yasasına aykırı olduğunu belirterek, “Savcılıktan neyin görüşü
alındı?” diye sordu. Selengin, bu olayın kıyafet özgürlüğü ötesinde olduğunu
belirterek, burada esas olanın çocuk istismarı olduğunu söyledi.

Deniz ABİDİN

Kıbrıs Türk Öğretmenler
Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde
yaşanan diploma krizini Yeni Bakış’a değerlendirdi.

Elcil, esas sorgulanması
gerekenin Türkiye ile olan ilişkiler ve AKP’nin buradaki faaliyetleri olduğunun
altını çizerek, 2006 yılında CTP’nin iktidarda olduğu dönemde kimlik kartlarının
türbanlı verilebileceğine yönelik bir genelgenin dönemin Bakanı Özkan Murat
tarafından yayınlandığını belirtti. Elcil, CTP’nin o dönem Türkiye’den aldığı
talimatlar çerçevesinde bu kararı aldığını söyledi. Şener Elcil, Eğitim
Bakanlığı’nın ise diplomaların verilebilmesi için mevzuatına göre açık ve
görünebilir olması için okullara başka bir genelge gönderdiğini hatırlattı.

“Kendi yayınladıkları genelgeyi çiğnediler”

Elcil, buna rağmen UBP ve
DP gibi iş birlikçi partilerin idaresinde olan Eğitim Bakanlığı’nın genelgeyi çiğneyerek
başları kapalı olan öğrencilere diploma verdiğini belirtti. Elcil, Eğitim
Bakanlığı’nın o dönemki müdürlerin yayınladıkları genelgeyi çiğnediğini ifade
ederek, Bakan Cemal Özyiğit’in tepki gelmesi sonucu yapılan araştırmada CTP
hükümetinin 2006 yılından beri türbanlı kimlik verilmesi yönünde karar
aldığının ortaya çıktığını söyledi.

“Savcılığın görüşü olduğunu düşünmüyorum”

“Diplomalar kahraman
solcularımızın zamanından beri veriliyor” diyen Elcil, bunun işin yasal boyutu
olduğunu, Savcılığın başörtülü fotoğraflı diploma verilebilir diye görüş
verdiğini belirtti.

Elcil, şöyle devam etti,
“Aslında bunun adını böyle koydular. Ben Savcılığın böyle bir görüşü olduğuna
inanmıyorum. Olayı kapatmak için geri adım attılar. Bu bizdeki işin işbirlikçi
boyutudur. Bu durum buradaki siyasi partilerin Ankara hükümetinin kuklası
olduğunu gösteren bir durumdur. Türkiye’den Kıbrıs İşlerinden de Sorumlu olan Bakan,
bizdeki yöneticilere faşist diyebiliyor. Faşist kimdir? Bugün Türkiye’de
cezaevlerinde yüzlerce öğrenci, gazeteci, akademisyen var. Böyle bir durumda
onlar bize demokrasi dersi veremezler”

“Dindar bir nesil yetiştirilmeye çalışılıyor”

Şener Elcil, Eğitim
Bakanlığı’nın yaptığının doğru olduğunu, ancak hükümetin tamamının geri adım
attığını söyledi. En baştan beri burada yaratılan düzende AKP’nin yayılmacı bir
siyaset güttüğünü ifade eden Elcil, ülkemizde dindar bir nesil yetiştirilmeye
çalışıldığını belirtti.

KTOEÖS Genel Sekreteri Selengin: “İlahiyat Koleji yasal değil”

Kıbrıs Türk Orta Eğitim
Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Genel Sekreteri Aziz Selengin ise bir genelgenin
var olduğunu ve bütün okullara gönderildiğini ifade ederek, bakanlığa yollanan
kayıt defterinde nasıl olması gerektiğinin belirtildiğini söyledi.  Daha önceki hükümetler döneminde bu
genelgenin imzalandığına dikkat çeken Selengin, olayın boyutunun başka olduğunu
söyledi. Selengin, İlahiyat Kolejinin yasal olmadığını belirterek, yasal
olmayan bir okulun yasal olmayan diploma töreninin yapıldığını kaydetti. Aziz
Selengin, bunun Anayasa’ya ve Milli Eğitim Yasasına aykırı olduğunu belirterek,
“Savcılıktan neyin görüşü alındı?” diye sordu. Selengin, bu olayın kıyafet
özgürlüğü ötesinde olduğunu belirterek, burada esas olanın çocuk istismarı
olduğunu söyledi.

“Eğitim 18 yaşına kadar tek olmalıdır”

Selengin, “11-12 yaşındaki çocukların bu şekilde
türban takması kendi istekleri midir yoksa birilerinin baskısıyla giydikleri
midir?  Daha önce intihara kadar giden
vakalar da yaşandı. Bizler 18 yaşına kadar eğitimin tek olmasını savunuyoruz.
Çünkü bu ülkede alevi var, sunni, var, Rusya’dan gelen insanlar var.
Pakistan’dan gelen öğrenciler var. Diploma törenlerinde hepsinin başı açıktır.
Şimdi bu dünyanın farklı yerlerinden gelen insanların çocuklarının diploma
törenine kendilerine has kıyafetlerle geldiklerini düşünün. Bir kişi 18 yaşını
tamamladıktan sonra din eğitimi alacaksa tabii ki alabilir. Ancak devletin bunu
bu şekilde yapması zaten Anayasa’ya aykırıdır” diye konuştu.