DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
GBP 40,7959 -0.56%
ALTIN 2.441,260,23
BITCOIN 2052678-1,25%

KKTC devleti de doğal gaz aramalı

ABONE OL
15 Aralık 2018 09:21
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

Prof. Dr. Saner, “Misilleme olsun diye Limasol açıklarında sondaj yapmak yerine Kuzey Kıbrıs’ın münhasır ekonomik bölgelerinde arama yapılmalıdır” diyerek, aramalarda Türk tarafı olarak Mağusa önlerinde Lazkiye havzasına ve kuzeyde Mersin havzasına önem verilmesi gerektiğinin altını çizdi


Saner, ortaklık kurmaya çalışan iki toplumun samimi olmadıklarını belirterek, görüşmelerde iki tarafın da birbirlerine inanmadıklarını söyledi. Prof. Dr. Salih Saner, bu şekilde ortaklık kurulamayacağına göre hidrokarbon meselesinin de yarattığı baskının söz konusu olduğunu belirtti. Güney Kıbrıs’ın büyük ihtimalle şirketlerle anlaşma yaparak büyük hisseler verdiğini ifade eden Prof. Dr. Salih Saner, Rum tarafının bütün amacının büyük oranda doğal gaz bulmak ve elini daha da güçlendirmek olduğunu söyledi


Lute’un Ada’ya gelişiyle süreçte biraz hareketlenme yaşanacağını belirten Saner, çözüm şeklinin  ise federasyon olmayacağının belli olduğunu, ancak federasyon temelinde iki liderin de masaya oturmasının yollarının aranacağını kaydetti

Deniz ABİDİN

ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü, Petrol ve Doğal Gaz Mühendisliği Program Koordinatörü Prof. Dr. Salih Saner, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Lute’un Ada’ya gelecek olmasıyla biraz hareketlenme yaşanacağını belirterek, federasyon olmayacağının belli olduğunu, ancak federasyon temelinde iki liderin de masaya oturmasının yollarının aranacağını kaydetti.

Saner, Rum tarafının federasyondan başka bir şey isteyecek durumda olmadığını ifade ederek, Rum tarafının amacının bütün Kıbrıs’ı almak olduğunu belirtti. Saner, federasyonun ancak bir şans vermekte olduğunu söyleyerek, iki ayrı devlet olduktan sonra bu şansın kapandığını belirtti.

 Saner, müzakereler başlamış olsa dahi federasyon amaçlı olarak görüşmeler devam etse dahi Rumlar tarafından oyalanacağını kaydetti. 

“Hedefimizi belirlemeliyiz”

Prof. Dr. Salih Saner, bu durumun Kıbrıs Türk halkının zamanını çalmaktan öteye gitmeyeceğini ifade ederek, bu süreçte Kıbrıs Türk halkının geçmişte olduğu gibi yıpranacağını söyledi. Saner, çözüm olması durumunda Rumların ENOSİS hayallerinin son bulacağını, bu nedenle çözüm odaklı bir müzakereye girmeyeceklerini belirterek, Ulusal konseyin hedefinin bu olduğunu kaydetti. Saner, Kıbrıs müzakereleri yeniden başlamış olsa dahi bir çözüm beklemediğini belirterek, bir çözüm olmadığı takdirde Kıbrıslı Türkler olarak ne yapacağımız ve hedefimizi nasıl çizeceğimizi belirlememiz gerektiğine vurgu yaptı. 

“Hidrokarbon konusunda aktif olma zamanı geldi”

Saner, şöyle devam etti, “Sayın Akıncı da kesinlikle olmaz demişti. Şimdi boynu bükük tekrar masaya mı oturacak? İki devletli çözüm bana göre bizim açımızdan daha iyi olur. 

Ancak bu iş bu şekilde sürüncemede gidecek diye düşünüyorum. 

Bizim bir devletimiz vardır ve bu devlet içinde güçlü olarak, dört elle sarılarak devam etmemiz gerekmektedir. Petrol politikamızı da iki devlet varmış gibi yürütmemiz gerekir kanısındayım. Bugüne kadar federe devlet istedik ve olur diye baktık. Federe devlet olsaydı hidrokarbonlar merkezi hükümetindi. Bu nedenle petrol ve hidrokarbon konusunda aktif olmadık. Bugünden sonra aktif olma durumumuz gelmiştir.”

Prof. Dr. Salih Saner, iki ayrı devlet varmış ve onlar devam ediyormuş gibi düşünerek hidrokarbon aramalarına geçilmesi gerektiğini ifade ederek, “misilleme olsun diye Limasol açıklarında sondaj açmak yerine Kuzey Kıbrıs’ın münhasır ekonomik bölgesi olacak açıklarda arama yapılmalıdır” diye konuştu. Saner, “Diğer şekilde misilleme oluyor” dedi. 

“Türk tarafı olarak KKTC’nin münhasır bölgelerinde arama yapmalıyız”

Saner, “Türkiye’nin münhasır bölgesi neredeyse 7’nci parsellere kadar gidiyor, Türkiye’nin haklarına müdahale edildiği takdirde hakkını yedireceğini düşünmüyorum” diyerek, Güney’de Mısır’a doğru olan sularda da Türkiye’nin hakları olduğunu belirtti. 

Saner, çözüme varılmadığı takdirde iki devlet bazında arama yapılması taraftarı olduğunu ifade ederek, esas geçerli olanın 1960 Kıbrıs yasaları olduğunu söyledi. Saner, “Güney’de bizim Kuzey’de ise Rumların hakkı vardır” diyerek, aramalarda Türk tarafı olarak Mağusa önlerinde Lazkiye havzasına ve Kuzey’de Mersin havzasına önem verilmesi gerektiğinin altını çizdi. 

“Amaç büyük  oranda petrolü bularak ellerini güçlendirmek”

Saner, ortaklık kurmaya çalışan iki toplumun samimi olmadıklarını belirterek, görüşmelerde iki tarafın da birbirlerine inanmadıklarını söyledi. Prof. Dr. Salih Saner, bu şekilde ortaklık kurulamayacağına göre hidrokarbon meselesinin de yarattığı bir baskının söz konusu olduğunu belirtti. Güney Kıbrıs’ın büyük ihtimalle şirketlerle anlaşma yaparak büyük hisseler verdiğini ifade eden Prof. Dr. Salih Saner, bütün amaçlarının büyük petrolün bulunması ve ellerinin daha da güçlenmesi olduğunu söyledi. 

Saner, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın devre dışı bırakıldığını söyleyenler olduğunu, ancak Akıncı’nın kendi kendisini devre dışı bıraktığını belirterek, şunları söyledi, “Akıncı, 2016 yılı sonuna kadar çözemezsem çekilirim demişti. 2018 yılı sonu oldu hala çözülmedi. Çözemeyince güven de sarsılmış oldu. Aynı şekilde Crans Montana’dan sonra görüşmeler devam etmeyecek demişti. Neden sadece federasyon olsun? Sadece federasyon mu bana güvenlik ve egemenlik veriyor? Sanırım Akıncı’nın yalnız kalma nedenlerinden biri kendisinin tavrındandır.” 

“Türkiye Kıbrıslı Türklerin haklarından vazgeçmez”

Prof. Dr. Salih Saner, “Egemenlik mi önemli doğal gaz mı? Türkiye Kıbrıslı Türklerin haklarından bütün hidrokarbonları da verseniz vazgeçmez. Bunun pazarlığını tabii ki yapacağız. Çünkü hidrokarbonlarda hakkımız vardır” dedi. Saner, “Bir pazarlıkta Kıbrıslı Türklerin haklarından Türkiye asla vazgeçmez” diye konuştu. 

Saner, ilk sırada Kıbrıslı Türklerin egemenliğinin gelmekte olduğunu ifade ederek, daha sonra hidrokarbonlardaki hakların gelmekte olduğunu kaydetti.

Saner, ilk önce bir hedef çizilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Akıncı başka, hükümet başka şey söylüyor. Şimdilik Türkiye hükümeti ile bizim hükümetimiz Kıbrıs konusunda paralel görünüyor” dedi. 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam