“Kokuşmuşluk ileri derecelere vardı”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Deniz ABİDİN

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay kimsenin özel yaşamının kendilerini ilgilendirmediğine, ancak hükümetin vatandaşlık uygulamasının tam bir skandala dönüştüğüne dikkat çekerek uyardı: “Vatandaşlığı yıllardır bekleyen insanlar varken, kendi geleceklerini bu ülkede kuramaya karar veren ve bunu kanıtlayan insanlar varken Hükümetin bu yaptıkları, bu vatandaşlık uygulaması haksızlığın dik alasıdır. Üstelik bu son örnekte Bakanlar Kurulu Halkın vicdanında artık şaibeli bir konumdadır. Halkın adalet duygusunu zedeliyorlar, devlete güveni sarsıyorlar, üstelik devletin itibarını da zedeliyorlar”.

“Bu Vatandaşlık Hangi Zorunluluktan Kaynaklanıyor?”

Kudret Özersay yaptığı açıklamada,  kamuoyunda gündeme gelen ve turist olarak ülkeye gelen bir şahsa Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlık verilmesiyle ilgili olarak ortada bir yasa dışılık ve keyfiliğe dayalı bir istismar olduğuna dikkat çekti ve bir soruyu gündeme taşıdı: “Bu şahsın vatandaşlık yasamıza göre vatandaş yapılması zorunluluğu nereden kaynaklanıyor? Hükümet bunun nedenini açıklamak zorundadır ki kimse bu aşamadan sonra vatandaşı bunun bir zorunluluktan kaynaklandığına inandıramaz”.

“Bilgi Edinme Yasasına Göre 15 Gün Önce Sorduk”

Özersay ayrıca Bakanlar Kurulu üyelerinden birisinin yakınının da polis karakoluna çağrılıp yasa dışı vatandaşlık olayıyla ilgili ifadesinin alındığını, bu iddianın kendilerine iletildiğini söyledi. Geçmiş yıllarda vatandaşlık satılmasıyla ilgili dolandırıcılık örneklerini anımsatan Özersay, artık Bakanlar Kurulu’nun da bu konularla ilgili olarak şaibe altında kalmaya başladığına dikkat çekti.Özersay, hükümete iki hafta önce bilgi edinme yasası bağlamında başvurduklarını ve rakamları resmi olarak talep ettiklerini, gelen cevap ertesinde yargı yoluna gideceklerini söyledi.

Kudret Özersay açıklamalarını yle sürüdürdü:

 “Kısa bir süre önce bir yabancı, polise şikayette bulunuyor, “vatandaşlık verecekler sözüyle paramı aldılar, beni dolandırdılar” diyor. Verdiği ismi polis karakola çağırıp ifadesini alıyor. İfadede Bakanlar Kurulu üyelerinden birisinin birinci derece yakını bir başka isim geçiyor. Polis Bakanlar Kurulu üyelerinden birisinin yakınının vatandaşlık işlemini “kolaylaştırmak” karşılığı para aldığı iddiası bağlamında ifadesini alıyor…Geldiğimiz noktaya bakar mısınız? Bize gelen bu bilgiyi neden önemsiyorum biliyor musunuz?

Bu hükümete, Başbakan ve Bakanlar Kurulu üyelerine, zerre güvenimiz yok da o yüzden. Bir de neden biliyor musunuz? Mesela 2004 yılında bir Bakan şu açıklamayı yapmıştı, hatırlamakta yarar var: “Sahte vatandaşlık çetesi ortaya çıkardık…Müdürün imzası taklit edilerek 3 bin, 5 bin hatta 10 bin dolar karşılığında 32 kişiye sahte vatandaşlık verildiğini belirledik…”

Bu kokuşmuşluk son yıllarda daha da ileri boyutlara vardı anlaşılan, Bakanlar Kurulu üyelerinin bazıları vatandaşın vicdanında şaibeli bir konumdadır artık. Umrunuzda mı bilmiyoruz ama bilin istedik!