DOLAR 32,5541 0.01%
EURO 34,8411 -0.09%
GBP 40,5022 -0.05%
ALTIN 2.433,610,16
BITCOIN 21774010,78%

Kuraklık kapıda!

ABONE OL
17 Şubat 2018 08:22
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

KKTC’de de küresel ısınmaya bağlı olarak hızla artışa geçen sıcaklıklar beraberinde kuraklığı da getiriyor. Son yıllarda ciddi oranda azalan yağış miktarı ülke üreticisini tehdit ediyor


Meteoroloji Dairesi eski Başkanı Oktay, KKTC’de yağışların son 30 yılda düşüşe geçerek, özellikle Maserya bölgesinde yüzde 30 ile yüzde 50 oranında azaldığının altını çizdi 


Seracılar Birliği Başkanı Doğan ise, patates ve karpuz gibi ürünlerin su düşmanı ürünler olduğunun altını çizerek, bu ürünlerin ekiminde kısıtlamaya gidilerek yer altı sularının idareli kullanımının sağlanabileceğini belirtti ve kuraklıkla karşı karşıya olan KKTC’de suyun idareli kullanılması çağrısı yaptı 

 

Hayvan Üreticileri Birliği Başkanı Naimoğulları da, 2018 yılının hem ülke çiftçisi hem de hayvan üreticileri bakımından zor bir yıl olacağı görüşünü dile getirerek, ülkenin birçok bölgesinin kuraklıkla baş başa kaldığını belirtti 

Özlem ÇİMENDAL

Dünyada olduğu gibi KKTC’de küresel ısınmaya bağlı olarak hızla artışa geçen sıcaklıklar, beraberinde kuraklığı da getiriyor. Son yıllarda ciddi oranda düşen yağış miktarı ülke üreticisini de tehdit eder durumda. 

Dr. Fehmi Oktay: “Ülkede yağışlar yüzde 30 ile yüzde 50 arasında azaldı”

Ocak ayının yağışlı bir ay olarak kayıtlara geçtiğini anlatan KKTC Meteoroloji Dairesi eski Başkanı Dr. Fehmi Oktay, Şubat ayının bugüne kadar olan süresi içerisinde ise ülkenin çok az yağış aldığını dile getirdi. 


Üreticilere can suyu olacak 

Hafta sonu ülkede etkili olacak olan yağışların kuraklıktan muzdarip olan üreticiler için can suyu olacağını ifade eden Oktay, “Mart ayının geneline bakacak olursak yine nemli bir hava kütlesinin ülkeyi etkileyeceğini söylemek ve yağışların mevsim normallerinde seyredeceğini söylemek mümkün” dedi. 

Mart ayında nemli hava kütlesi etkili olacak 

Oktay, geçtiğimiz aylarda yağışların istenilen düzeyde olmaması nedeniyle birçok çiftçinin tohumlarının yeşermeme tehlikesi ile karşı karşıya kalmasının ardından Şubat ayının ikinci yarısı ve mart ayının mevsim normallerinde yağış alması ile çiftçinin yüzünün güleceğinin altını çizdi. Oktay, Şubat ayının ikinci yarısı ve Mart ayının tamamını kapsayan nemli hava kütlesi ile ülkedeki kuraklığın bir nebze de olsa ortadan kalkmasının ön görüldüğünü dile getirdi.

Son 30 yılda yağış miktarı 4002 mm’den 354 mm’ye düştü

 1941-1970 yani 30 yıllık periyotlu zaman diliminde KKTC’nin ortalama yağış miktarının 4002 mm olduğunu anlatan Oktay, buna karşın yağışların son 30 yılda düşüşe geçerek, 365 mm’lere kadar düştüğüne dikkat çekti. 

Oktay özellikle Maserya bölgesinde yağışların yüzde 30 ile yüzde 50 azaldığının altını çizdi. Oktay, Kıbrıs adasının son 30 yıl içerisinde belli periyotlarda çok az yağış aldığının görüldüğünü söyledi. 

Küresel ısınma ve iklim değişikliği büyük tehlike 

Son birkaç yıl içerisindeki yağışların miktarına bakıldığında, ülkede kuraklık derecesinde bir yağış azlığı olduğunun da söylenebileceğine işaret eden Oktay, bunda en önemli etkenin iklim değişiklikleri olduğuna dikkat çekti. Oktay, dünyayı da tehdit eden küresel ısınmanın ve iklim değişikliklerinin yağışların azlığı ile birebir bağlantılı olduğuna değindi. 

Sıcaklık KKTC’de 0.6 santigrat arttı

Sıcaklıkların da artan bir periyotta yükseldiğini ifade eden Oktay, “Dünyada olduğu gibi KKTC’de de 0.6 santigrat derece sıcaklıkların yükseldiğini görmekteyiz, bu da yağışları azaltmaktadır” dedi.  

Karbondioksit ve benzer gazların salınımı durdurulmalı 

Büyük coğrafyalardaki devasa sanayi kuruluşlarının bulunduğu yerlerde karbondioksit ve benzer gazların salınımının bol olduğunun altını çizen Oktay, bu salınımların engellenmediği müddetçe dünyayı tehdit eden küresel ısınmanın önüne geçilemeyeceğini vurguladı. 

“Dünyanın eski dengesine kavuşması için önlemler alınmalı”

Özellikle küresel ısınmayı tetikleyen devasa sanayi kuruluşlarının önlem alması gerekliliği üzerinde duran Oktay, “Bu büyük kuruluşlar önlem almalı ki dünyamız yavaş yavaş normal seviyesine gelerek doğal ahengi içerisinde eski dengesine kavuşabilsin ve kuraklıkların önüne geçilebilsin” şeklinde konuştu. 

KKTC Seracılar Birliği Başkanı Mahmut Doğan: “Su düşmanı olan ürünlere kota getirilmeli, idareli kullanılmalı”

Yağmur yağmayınca yer altı sularının çekilerek kuraklığın başgösterdiğini dile getiren KKTC Seracılar Birliği Başkanı Mahmut Doğan ise, dünyanın bugün kuraklıkla ilgili tedbirleri hayata sokmaya başladığının altını çizdi. 

“Doğa bizi cezalandırıyor”

Doğan, “Hayat su ile devam eder. Su ve hava yaşamsal olan iki etkendir. Ancak bazı durumlarda bu insanların elinde olmaktan  çıkıyor. Ancak yapılacak bilimsel çalışmalar sonucu önlemler alınarak, bunun önüne bir nebze de olsa geçilebilir. Bugün dünyanın hali ortada. Her yerde bir savaş bir patlama doğayı talan ediyoruz, kızan doğa da bizi bu şekilde cezalandırıyor” ifadelerini kullandı. 

“Suyu planlı kullanmalıyız”

Kuraklıkla baş etmede en başta suyu bilinçli kullanmanın geldiğine dikkat çeken Doğan, “Ekinleri suya göre ekmek lazım. Bir proje yapılarak, ekim yapılacak ürünlerin tablosu ve su ihtiyaçları çıkarılmalıdır. Böylelikle hem suyu verimli kullanmış oluruz, hem de ekinlerin ve tohumların çürümemesini sağlamış oluruz” dedi. 

Eski ve tarihi geçmiş tohumlarda çürüme oluyor 

Çürümenin genelde eski ve tarihi geçmiş tohumlarda yaşandığına dikkat çeken Doğan, onun dışında ekilecek olan tohumların suyun kullanımının da göz önünde bulundurularak yapılması neticesinde çürümelerin önüne geçilebileceğine dikkat çekti. 

Kuraklıktan seracılık daha az etkileniyor

Seracılığın kuraklıktan diğer tarım türlerine göre daha az etkilendiğini dile getiren  Doğan, “Bir sera 10 günde bir su isteyebilir. Serayı genelde rutubetsiz ve kuru tutmaya çalışıyoruz. İstediği suyun fazlasını vermemek de oldukça önemlidir” ifadelerini kullandı. 

Patates, karpuz ve enginar su düşmanı 

Patates ve karpuz gibi ürünlerin su düşmanı ürünler olduğunun altını çizen Doğan, bu ürünlerin ekiminde kısıtlamaya gidilerek yer altı sularının idareli kullanımının sağlanabileceğini kaydetti. Doğan, özellikle enginarın suyun en büyük düşmanı olan ürünlerin başında geldiğini vurguladı. 


“Açık sebze tarlacılığında su tüketimi çok fazla”

Açık sebze tarlacılığının su tüketiminin oldukça fazla olduğuna dikkat çeken Doğan, ilerleyen zamanlarda hem yer altı sularının kurumaması hem de mevcut su kaynaklarının kurumaması için plan program çıkarılması gerektiğini ifade etti. 

   

Mustafa Naimoğulları: “2018 yılı kuraklık açısından çok zorlu geçecek”

Yağışların istenilen düzeyde olmayan aylarda verim düşüklüğü nedeniyle birçok üreticinin mağdur olduğunu anımsatan Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Mustafa Naimoğulları, kuraklıktan zarar gören üreticilerin zararının tazmininin hala yapılmadığını ifade etti. 

Ülke kuraklıkla baş başa kaldı 

2018 yılının hem ülke çiftçisi hem de hayvan üreticileri bakımından zor bir yıl olacağı görüşünü dile getiren Naimoğulları, ülkenin birçok bölgesinin kuraklıkla baş başa kaldığını dile getirdi. Şu anda  Güney Maserya bölgesine bir miktar yağış düştüğünü ancak yeterli olmadığını ifade eden Naimoğulları, bölgedeki ürünlerin de kurumakla yüz yüze olduğunu söyledi.   

“Yeşil alanlar katledildikçe kuraklık artıyor”

Ülkenin yeşillik alanlarının da her geçen gün azaldığını ifade eden Naimoğulları, doğanın katledilmesinin de önüne geçilmemesi durumunda  kuraklıkla baş başa kalınacağı uyarısında bulundu. Yağmur miktarının düzenli beklenen şekilde düşmesi için yeşil alanın ve ağaçlandırmanın şart olduğuna dikkat çeken Naimoğulları, günden güne biraz daha tahrip edilen doğa nedeni ile gelecekte daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalınacağına dikkat çekti.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam