Nüfusu bile belli olmayan devlet

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir yandan KKTC’nin 34’üncü kuruluş yılı kutlanırken, diğer yandan ise 7 Ocak’taki erken genel seçim hazırlıkları sürüyor. Seçimde halkın beklentisi sandıktan güçlü bir iradenin çıkması yönünde şekillenirken, UBP-DP hükümetinin yaptığı binlerce vatandaşlıklar ise, ülke gündemini meşgul etmeye devam ediyor.

Yeni Bakış’a konuşan bazı siyasiler, ülkenin güncel nüfusunun bilinmediğini ifade ederek, bu belirsizlik ortamında ise seçimlerde Kıbrıs Türkü’nün iradesinin sandığa çok fazla yansımayacağını belirtti.

İçişleri Eski Bakanı, CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay, nüfusun bilinmediğine dikkat çekerek, ülkenin nüfus politikasına ihtiyacı olduğunu kaydetti.

TKP- YG Başkanı Çakıcı ise, “Kaç kişiyiz, kaç kişi vatandaş yapıldı, mevcut nüfus nedir bilmiyoruz” diyerek, “Bu insanlara da bu halka da yazık. Halkın iradesini değiştirmeye yönelik her seçim dönemi kalleşçe oyunlar oynanıyor” diye konuştu.

YKP Genel Sekreteri Kanatlı da, nüfusun belli olmadığını ve  7 Ocak’ta yapılacak olan seçimde güçlü bir iradenin çıkmayacağının net olduğunu ifade ederek, ülkede seçime seçim deme koşullarının olmadığını, seçimin sonucu değiştirmeyeceğini söyledi.

TDP Genel Başkanı Özyiğit ise, ülkenin  gerçek nüfusunun son 10 yıldır bilinmediğini belirterek, iktidara gelmeleri durumunda son dönemde yapılan vatandaşlıkları mercek altına alacaklarını kaydetti.

Deniz ABİDİN 

Yeni Bakış’a konuşan bazı siyasiler, ülkenin gerçek nüfusunun bilinmediğine dikkat çekerek, 7 Ocak’ta yapılacak olan erken genel seçimlerde Kıbrıs Türkü’nün iradesinin sandığa çok fazla yansımayacağını belirtti.

İçişleri Eski Bakanı Uluçay:“Ülkenin nüfus politikasına ihtiyacı var”
İçişleri Eski Bakanı, CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay, ülkedeki güncel nüfusun bilinmediğine dikkat çekerek, en son yapılan sayımda belirlenen rakamla bu sayısının 300 bin olduğunun ifade edildiğini kaydetti. Uluçay, güncel nüfusu tespit etmenin mümkün olmadığına işaret ederek, bu rakamın 500 bine yakın olduğunu düşündüğünü söyledi. Uluçay, güncel nüfusun belirlenebilmesi için Bakan olduğu dönemde geliştirilen bir projenin olduğunu anımsattı. Uluçay, projeyi sonuçlandırma şansı olmamakla birlikte buradaki temel hedefin proje ile ülkedeki güncel nüfusu belirleyebilmek olduğunu kaydetti. Uluçay, bugün itibarıyla güncel nüfusu belirleyebilecek bir mekanizmanın olmadığına dikkat çekerek, yapılmakta olan işlemler sayesinde vatandaşlık alan kişilerin sayıları itibarıyla ülkede infial yaratıldığını söyledi.
Uluçay, seçim yasaklarının gireceği takvimin bir aydan beridir belli olduğunun kamuoyu tarafından bilindiğini belirterek, şöyle devam etti, “Vatandaşlık verilen kişilerin tamamı seçmen olmayacaktır. Seçmen kütüğüne kayıtlarının yapılması gerekmektedir. Bu kişilerin belki de yüzde 70’i seçmen olacaktır. Neticede günü geldiğinde sandıkta oyunu kullanabilecektir. Bu kişilerin hepsi de bugünkü iktidar partilerine oy vermeyecektir.”

Ülkede belirlenmiş bir nüfus politikasının mevcut olmadığını belirten Uluçay, yeni dönemde temel hedeflerinden bir tanesinin bu olacağını söyledi. Uluçay, ada ülkesi olarak öncelikli olan sektörler eğitim, turizm, tarım gibi sektörleri göz önünde bulundurarak ekonomik anlamda gelişimi sağlayabilmek için nüfus politikasına ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Uluçay, nüfus politikasında belirlenmiş vatandaş sayısı yanında vatandaş olmayan, ancak yaşamını bu ülkede geçirecek olan ve daimi ikamet edecek olan insanların olması gerektiğini söyledi. Altyapı ile tüm bu insanlara devlet veya idarelerin hizmet götürebileceğini belirten Uluçay, aksi takdirde belirlenmemiş olan nüfusa ihtiyaç olan altyapı hizmetlerini götürmenin mümkün olmadığını söyledi. Uluçay, eğitim ve sağlık alanında ülkenin daha ideal hizmet koşullarına kavuşabilmesi için bilinen bir nüfus yapısına ve en az 20 yıllık öngörülebilir bir nüfus politikasına ihtiyaç olduğunu kaydetti. 

“Hizmet alanlarındaki noksanlıklar baki kalırsa ülke kaybeder”
Uluçay, “Son 15-20 yıldır bakıldığında öngörülebilir bir nüfus politikasına uygun olabilecek adımlar atılmadığı için ne altyapıda ne de eğitim ile sağlıkta ihtiyacı karşılar pozisyona gelemedik. Hep eksikliklerden bahsede durduk” diyerek, nüfus politikasının oluşmaması durumunda hizmet alanlarındaki noksanlıkların hep baki kalacağını ve ülkenin kaybedeceğini söyledi. 

“Geleceğe dönük yapılacak olan planlar mümkün olmaz”
Uluçay, böylece seçmenin gerçek iradesinin sandığa yansımasında soru işaretlerinin ortaya çıkacağını kaydetti. Uluçay, ülkeyi geleceğe taşıyabilecek olan orta vadeli temel politikalarla yönetecek olan idarenin oluşabilmesinde seçmenin sandığa yansıyacak olan iradesinin çok önemli olduğunu dile getirdi. Uluçay, seçmenin bu çerçevede hareket edebilmesi için bir şans tanınması gerektiğine vurgu yaparak, seçmene dününü, bugününü ve geleceğini analiz edebileceği bir sistemin içinde irade belirtebileceği şansının olduğunu hissettirmek gerektiğini belirtti. Uluçay, hızlı bir şekilde seçim tarihi belli olduğu bir zamanda gece gündüz demeden vatandaşlık sayısının artırıldığını, seçmene tanınması gereken şansın tanınmamış olduğunu söyledi. Uluçay, dünü, bugünü ve yarını düşünme durumunda olan seçmenin kendisi gibi aynı haklara sahip dünü bilmeyen, bugün de ne olduğunun farkında olmayan bir seçmen kesimiyle tanışmakta olduğunu belirtti. Uluçay, böyle bir durumda orta vadeli geleceğe dönük yapılacak olan plan ve programın mümkün olamayacağını vurguladı. 
Uluçay, böylece temel hizmet alanları başta olmak üzere eksiklerin her zaman için baki olacağını, belli sektörlerin geliştirilmesi ve ekonomik olarak ileriye taşınabilmesi için gerekli yatırımların orta vadede gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını belirtti.

TKP-YG Başkanı Çakıcı: “Nüfus bilinmiyor, Vatandaşlık Yasası şart”
Milletvekili, Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) Yeni Güçler Başkanı Mehmet Çakıcı da, ülke nüfusunun bilinmediğini belirterek, vatandaşlık yasasının bu ülke için şart olduğunu, ancak bugüne kadar bunun yapılmadığını söyledi. Çakıcı, verilen vatandaşlıkların çoğunun adil şartlarda yapılmadığına dikkat çekerek, “Bu ülkede 25-30 yıldır yaşayan insanlar var. Bu kişiler henüz vatandaş yapılmazken, daha dün ülkeye gelen insanlar vatandaş yapıldı” diye konuştu. 
Çakıcı, “Kaç kişiyiz, kaç kişi vatandaş yapıldı, mevcut nüfus nedir bilmiyoruz” diyerek, nüfus konusunda ülkede bir kaosun olduğunu kaydetti. Çakıcı, ülke nüfusunu değiştirmeye ve seçimleri etki altına almaya yönelik vatandaşlık verildiğini belirterek, bugünkü iktidarın halkın desteğini kaybettiğini, yeni vatandaşlarla ümitlenmeye çabaladığını söyledi. 
Çakıcı, iktidarın seçime haksız ve kalleşçe müdahale ettiğine vurgu yaparak, verilen vatandaşlıkların hakka, adalete ve hukuka yönelik dağıtılmadığını kaydetti. 

“Bu insanlara da bu halka da yazık”
Çakıcı, kalleşçe yapılan operasyonlar nedeniyle gerçek Kıbrıs Türkünün iradesinin tam anlamıyla sandıktan çıkamayacağına dikkat çekerek, şöyle devam etti, “Bu ülkeyi bilmeyen birçok kişi oy kullanıyor. Daha eskiye giderseniz, ölüler üzerinden kimlik kartı çıkartılıp oy kullandırılan kişiler de bu ülkede zamanında oldu. Oy satın almalar oldu, bunlar Meclis’te çoğu kez dile getirildi. Bu insanlara da bu halka da yazık.”
Çakıcı, gerçek iradenin tam olarak sandığa yansımayacağını ifade ederek, halkın iradesini değiştirmeye yönelik her seçim dönemi kalleşçe oyunlar oynandığını kaydetti. 

YKP Genel Sekreteri Kanatlı: “Nüfus belli değil, güçlü iradenin çıkmayacağı net”
YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı ise, nüfusun belli olmadığını belirterek, 7 Ocak’ta yapılacak olan seçimde güçlü bir iradenin çıkmayacağının net olduğunu söyledi. Kanatlı, Lefkoşa’da belediye başkanının 4 bin oyla seçildiğini, bir yıl içinde 4 bin kişinin vatandaş yapıldığı varsayılırsa, belediye başkanını seçecek kadar kişinin vatandaş yapıldığını kaydetti. Kanatlı, 2004 yılından bugüne kadar yapılan seçmen sayısına bakıldığında söz konusu rakamın Akıncı ile Eroğlu’nun ikinci turda aldıkları rakam olduğunu söyledi. Aslında bahsedilenin korkunç rakamlar olduğuna dikkat çeken Kanatlı, 20 bin seçmen yazıldı denildiğinde çok büyük rakam gibi durmasa da bu rakamların çok ciddi olduğunu söyledi. 
Kanatlı, bu rakamların siyasal tabloyu ciddi şekilde şekillendirdiğini ifade ederek, İskele, Mağusa gibi nüfusun daha az olduğu bölgelerde bu rakamın daha da korkunç olduğunu kaydetti. 

“Ülkede seçime seçim deme koşulları yok”
Kanatlı, şunları söyledi, “Şimdi siz bir miting yapacaksınız. 100 bin öğrenci, 50 bin işçi, sayısını bilmediğiniz kadar da kaçak var. Bu mitinge katılanların ne kadarının oy vereceğini bilemezsiniz. Bu görsel önemli olacaktır, bunun benzeri Türkiye’de de yapılmaktadır. İnsanlara para vererek, ekmek dağıtılarak mitinglere insan toplamaya çalışıyorlar. Burada da benzer şekilde olmayacağının hiçbir garantisi yoktur. Bu bir algı yaratacaktır. Bunlar da bize bu ülkede seçime seçim deme koşullarının olmadığını ortaya koyuyor. Bu da bu ülkede minimum demokratik bir seçimin yapılmasını imkansız kılıyor.”

“Seçim, sonucu değiştirmeyecek”
Kanatlı, 7 Ocak’ta yapılacak olan seçimin sonucu değiştirmeyeceğini belirterek, sadece AKP’nin ve neo-liberal politikaların onaylanması için gerekçe yapılacağını kaydetti. 
“YKP olarak diyoruz ki, tepkimizi ortaya koyalım. Sandığa gitmeyerek bunu görünür kılalım” diyen Kanatlı, “Bu yöndeki bir siyaset oyununun parçası olmayalım” diye konuştu. 

TDP Başkanı Özyiğit: “Özgürgün’e kaç kişiyiz diye sorulsa yanıt veremez”
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit de, gerçek nüfusun son 10 yıldır bilinmediğini belirterek, yıllar önce CTP hükümeti döneminde bir sayımın yapıldığını, ancak nüfusun tam olarak açıklanmadığını söyledi. 294 bin de facto nüfus, 286 bin de de jure nüfusun gerçekçi olmadığına dikkat çeken Özyiğit, geçmişte bu yönde İrsen Küçük’ün yaptığı bir açıklamayı da anımsatarak, “kalabalığız” dediğini söyledi. Özyiğit, bugün itibarıyla “Nüfus kaçtır?” diye Başbakan Özgürgün’e de sorulsa net bir yanıt verebileceğini zannetmediğini kaydetti.

“Bu nedenle Kıbrıs sorunu çözümlensin istiyoruz” 
Özyiğit, ülkenin uzun yıllardır ciddi bir nüfus sorunu olduğunu belirterek, muhaceret yasalarının uygulanmadığını, giriş çıkışların kontrol edilmediğini, insanların büyük bir çoğunluğunun kaçak olarak yaşadığını ve sonrasında vatandaşlık talebinde bulunduklarını söyledi. Özyiğit, demokratik ve uluslararası bir hukukun olduğu bir ülkede bunların olmayışının büyük sıkıntı yarattığını belirtti. Özyiğit, “Biz bu nedenle Kıbrıs sorunu çözümlensin istiyoruz” diyerek, böylece toplumun uluslararası hukukun içinde yer alacağını ve girenin çıkanın kontrol edilebileceğini söyledi. 

“Son dönemde yapılan vatandaşlıkları mercek altına alacağız”
Özyiğit, UBP-DP hükümetinin toplamda 12 bin kişiyi vatandaş yaptığını ifade ederek, kaçının hak ettiğinin kaçının etmediğinin belli olmadığını söyledi.
Özyiğit, şöyle devam etti, “Israrla kimi neden vatandaş yaptıklarına yönelik açıklama istememize rağmen doyurucu bir yanıt alamadık. TDP 7 Ocak’ta iktidara gelecektir. Buna herkes hazır olsun. Biz son dönemde yapılan vatandaşlıkları mercek altına alacağız. Keyfi ve usulsüz yapılanların iptal olunması için de her türlü girişimi yapacağız. Kurallara uygun olanlar kalacaktır, buna kimsenin söz söylemeye hakkı yok.”