https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg
Ataoğlu, yatırım adı altında sahil kıyılarının peşkeş çekilmesi ve Karpaz bölgesi ile Altınkum sahilini imara açma çabalarında bulunan bir bakan olarak öne çıktı
Bakan Ataoğlu’nun icraatlarından bazı başlıklar;
Çevre Yasası’ndaki değişiklikleri hayata geçirmemek
Taşocaklarının neden olduğu çevre katliamına seyirci kalmak
Gaminiler kapatıldı denilmesine rağmen hala çalışmalarına göz yummak
Karpaz bölgesinin en bakir alanlarını yapılaşmaya açmak
Turizme verilen teşvikleri düşürerek, tur operatörlerinin önüne taş koymak
Yatırım adı altında sahilleri, kıyıları peşkeş çekmek
CMC sorununa beklenen açılımı yapmak bir yana bölgeye yeni kirli yatırım yapılmasına çanak tutmak
Alkollü vaziyette aracını polisin üzerine sürüp kaçtıktan sonra kaza yapan Aziz Ataoğlu’nun polise ifade vermesini engellemek
Deniz ABİDİN
Yeni Bakış 7 Ocak’ta yapılacak erken genel seçim öncesi siyasilerin “Başarı” karnelerini kamuoyu ile paylaşmaya devam ediyor. Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, son günlerde Karpaz Bölgesi ile Altınkum sahilini imara açma çabalarıyla gündeme gelirken, Çevre Yasası’ndaki değişiklikleri hayata geçirememesi çevreciler tarafından hep eleştirilen konuların başında yer aldı.
Bakan Ataoğlu’nun icraatlarından bazı başlıklar;
Karpaz Bölgesi’ni yapılaşmaya açmak.
Turizme verilen teşvikleri düşürerek, tur operatörlerinin önüne taş koymak.
Yatırım adı altında sahilleri, kıyıları peşkeş çekmek.
CMC sorununa beklenen açılımı yapmamak.
Çevre kirliliğinin önüne geçememek.
Çevre Yasası’ndaki değişiklikleri hayata geçirmemek.
Taşocaklarına çare bulamamak.
Gaminiler kapatıldı denilmesine rağmen hala çalışanın olmasına göz yummak.
Alkollü vaziyette aracını polisin üzerine sürüp kaçtıktan sonra kaza yapan Aziz Ataoğlu’nun polise ifade vermesini engellemek.
KITOB Başkanı
Özboğaç:
“Sürdürülebilir turizm politikası yok”
Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) Başkanı Fethi Özboğaç, bütçede turizme para ayrılamamasının ciddi sıkıntı getirdiğini belirterek, sadece Bakan Ataoğlu’nu değil, genel anlamda ülkedeki turizm politikasını eleştirmenin daha doğru olacağını söyledi. Özboğaç, Güney Kıbrıs’ın geçtiğimiz yıl 69 fuara katılırken, KKTC’nin ise 28 fuarla sınırlı kaldığını kaydetti. Özboğaç, bu nedenle ülkede sürdürülebilir bir turizm politikasının olmasının şart olduğunu ifade ederek, gelen giden bürokratlarla değişmeyecek 10 yıllık planlar yapılarak turizm yatırımcısının önünü daha iyi görmesinin sağlanması gerektiğini belirtti. Özboğaç, ulaşımın bu kadar sıkıntılı olduğu bir ülkede yatırımcının elini taşın altına koyarak büyük yatırımlar yaptığını söyledi. Özboğaç, “750 milyon dolarlık gelir elde edilen bir sektörü neden bu kadar küçük bütçelerle reklamlandırmaya çalışıyoruz?” diye sordu.
Biyologlar Derneği üyesi Sarpten: “Karpaz’ı yapılaşmaya açtı”
Çevre Platformu ve Biyologlar Derneği üyesi Hasan Sarpten ise, Bakan Ataoğlu’nun kendini sadece turizm bakanı olarak gösterdiğini belirterek, çevre ile ilgili bakan kendisi değilmiş gibi davrandığını söyledi. Sarpten, Bakan Ataoğlu’nun Karpaz konusundaki girişimlerinin son derece yanlış olduğunu belirterek, Ataoğlu’nun Karpaz’ı yapılaşmaya açan bir bakan olduğunu kaydetti. Sarpten, özel çevre koruma bölgesinin statüsünü düşürdüğünü, altın kumsal ile ilgili özel yapılaşma projesi hazırladığını belirtti. Sarpten, Bakan Fikri Ataoğlu’nun bugüne kadar Karpaz’ın doğasıyla ilgili yapılmış olan en olumsuz adımı atan bakan olarak tarihe geçtiğini söyledi. Sarpten, Bakan Ataoğlu’nun çevre konularını kendine dert edinen bir bakan olamadığına vurgu yaparak, ne taş ocakları, ne atık çöpler, ne de CMC sorunuyla ilgili açılım yapmadığını kaydetti.
“Çevreyle ilgili atmış
olduğu olumlu tek
bir adım yok”
Sarpten, şöyle devam etti, “Bakan’ın tek övündüğü nokta çevreyle ilgili bir dersin müfredata girmesidir. Bu uzun yıllardır devam eden çevre örgütlerinin mücadelesi sonucu yaşama geçmiştir. Bunun dışında çevreyle ilgili atmış olduğu olumlu tek bir adım yoktur. Özel çevre koruma bölgeleri özelinde olumsuz girişimleri olmuştur. Çevre Koruma Dairesini siyasi oyunları için kullanmaktadır. Bu dairenin çevreyi korumak için yaptığı herhangi bir hareket de yoktur. Çevre örgütleriyle bir kere bile görüşmüş bir bakan olamamıştır.”
KITSAB Eski Başkanı Tolun: “Charterlere verilen
teşvik düşürüldü”
Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği (KITSAB) Eski Başkanı Orhan Tolun da, ülkeye Larnaka üzerinden turist gelişini sağlayacak teşvikin verilmesinin güzel bir adım olduğunu ifade ederken, charterlere ise verilen teşvikin düşürüldüğünü kaydetti.
Tolun, İngiltere fuarlarına gidildiğini, ancak İngiltere pazarının canlandırılamadığını belirterek, sıkıntılara rağmen turist sayısının arttığını söyledi.
“Uçak biletleri
düşürülemedi”
Tolun, “Turist sayısı arttı, ancak kalite getirilemedi” diyerek, yasal çalışma başlatıldığını, ancak hiçbirinin sonlandırılamadığını kaydetti. Tolun, Girne’de özellikle yüksek binalarla ilgili ciddi önlemlerin alınamadığını ifade ederek, sürenin kısa olması, hükümetin bozulmasının Fikri Ataoğlu için bir dezavantaj olduğunu belirtti. Tolun, ayrıca uçak biletlerinin düşürülemediğini bunun da iyi bir gelişme olmadığını kaydetti.
YBH Genel Sekreteri Sahir: “Hedefimiz Ataoğlu değil,
Bakanlığın yaptıklarıdır”
Yeşil Barış Hareketi (YBH) Genel Sekreteri Doğan Sahir ise, Bakan Ataoğlu’nun beklenilen icraatları yapmadığını, hiç arzu edilmeyen birçok şeyi ise yaptığına dikkat çekerek, “Bizim kimseyle şahsi bir sorunumuz yoktur, biz kişileri hiçbir zaman hedef almadık. Biz bir durum varsa neden yapılmadığıyla ilgileniriz. Hedefimiz Ataoğlu değil, Bakanlığın yaptıklarıdır” diye konuştu.
“Çevre Yasası
düzenlenmedi”
Sahir, Turizm ve Çevre Bakanlığının yan yana olmasının en başından yanlış olduğunu belirterek, siyasi makamların bir şey yapmak için çevreyi engel olarak gördüklerini söyledi. Sahir, “Burada çevre değil turizm öne çıktı” diyerek, turizm adına da yapılan bir takım yanlışların olduğunu kaydetti. Sahir, Çevre Yasasının düzenlenmesi için büyük çaba sarf edildiğini belirterek, bunun hayat bulamadığını söyledi. Sahir, çevre unsurlarının tek otorite elinde olması gerektiğini, ancak ülkede birçok otoritenin söz konusu olduğunu belirtti.
Sahir, çevre unsurlarını bağımsız siyasilerin de ötesinde bir mekanizmanın yürütmesi gerektiğini belirtti. Sahir, Turizm Bakanı Ataoğlu’nun yatırım adı altında kendisine fikir veren birçok akıl hocası olduğunu söyleyerek, bakanın bu kişilerin aklı ile yola çıkmakta olduğunu dile getirdi.
“Ay Napa örneğinden
turizmciler kaçıyor”
Sahir, Bakan’ın Ay Napa örneğini gösterdiğini, oysa bu örnekten turizmcilerin kaçmakta olduğunu belirterek, bu modelin tahribat bıraktığını kaydetti. Sahir, bu şekilde adaya düşük kaliteli turistin geldiğine dikkat çekerek, “Olması gereken avantajlı özelliklerimizi ortaya çıkarmak olmalıydı” dedi.
“Kıyılar bir bir verildi”
Sahir, ülkenin giderek azalan ormanları, kıyılarının yatırım adı altında birer birer verildiğine vurgu yaparak, ısrarla verilmesinin altında yatan nedenlerin araştırılması gerektiğini söyledi.
Sahir, açıklanmış 53 bin adet yatak kapasitesinin 8 milyon insan demek olduğuna dikkat çekerek, “Demek ki yatak kapasitemiz vardır. Kullanamıyoruz. Saf safa denilebilecek iddialarla kıyıları dağları yok ediyoruz” diye konuştu.
“Donanım, kadro, bütçe yok”
Sahir, şöyle devam etti, “Çevre Yasası bir türlü yapılamadı. Yapılması gereken sayısız tüzük vardır. Bu tüzükler çıkarılmadı. 90’lı yılların sonundan bugüne kadar gelen denizden su arıtma projesinin mevzuatı yoktur. Çevre deniliyor, çevrenin bunları yapabilmesi için donanımı, kadrosu, bütçesi yok. O nedenle bu işler yerinde duruyor. Şehirciliği de üstesine alan bu makam çağdaş olmayan bir takım gelişmeye ön ayak olmuş durumda. Plansız emirnamelerle binalar çoğaldı. Altyapı sorunları ise hiç gündeme gelmedi.”
News
