Umut verici bir gelişme

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

New York’taki temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Akıncı, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile kahvaltılı görüşmesinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Akıncı, Çavuşoğlu’yla, New York’ta yapılan temaslar çerçevesinde görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek Çavuşoğlu’nun yoğun görüşmeleri ve özellikle Kıbrıs sorunu hakkındaki temasları; kendilerinin de çalışmaları hakkında Çavuşoğlu’nu bilgilendirdiğini ifade etti.

Kıbrıs sorununu Türkiye’yle yakın bir diyalog ve istişare içinde yürüttüklerini; gelinen aşamada bu diyalog ve istişarenin öneminin bir o kadar daha arttığını vurgulayan Akıncı, Yunanistan ile yürütülen diyaloğun ayrı bir anlamı olduğunu; çünkü Türkiye ve Yunanistan’ın iki garantör ülke sıfatı bulunduğunu, bu temasların devam edeceğinin anlaşıldığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, yarın ve pazar günü iki önemli görüşme yapacağını hatırlatarak, yarın BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’la ayrı bir görüşmesi; pazar günü ise Rum lider Nikos Anastasiadis’in de yer alacağı üçlü bir görüşme yapacaklarını vurguladı.

2016 hedefi

Akıncı şöyle konuştu:

“Dolayısıyla bunlar artık New York’ta yürüttüğümüz çalışmaların son aşamaları olacak. Başından beri Kıbrıs sorununa artık çözüm bulma çabalarının son aşamalarında olduğumuzu seslendiriyorum. Bütün gayretimiz, bütün uğraşımız artık 2016 yılı sonu itibarıyla bir siyasi çerçevenin ortaya çıkması; teknik ayrıntıların 2017’ye de sarkabileceğini öteden beri söylüyorum ama siyasal anlamda artık bütün başlıklardaki durumun belirgin hale gelmesi, tüm taraflar için de en doğrusu olacaktır. Aksi taktirde 2017 risklerle dolu olacak. Bunu her konuşmamda ifade ediyorum çünkü gerçek durum da budur. Bugün Sayın Çavuşoğlu’yla da yaptığımız temas, yine bu amaca yönelik katkı sağlayan bir görüşme oldu. Kendisi ve çalışma arkadaşlarıyla bir durum değerlendirmesi yaptık, yararlı olduğunu söyleyebilirim.”

“Garantiler ve güvenliğin konuşuluyor olması önemli”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, garantiler konusunda garantörlerin kendi aralarında yaptığı görüşmelerde olumlu gelişmeler sağlandığı yönünde izlenimler bulunduğu yönündeki soru üzerine “Olumlu bir sonuca varmak hepimizin ortak arzusu. O yönde çalışılıyor, henüz o noktadayız diyemem” yanıtını verdi.

Akıncı, garantiler ve güvenlik konusunda Kıbrıs’ta bir beyin fırtınası şeklinde olsa da konuşuluyor olmasının ve iki toplumun en yakınları konumundaki Türkiye ve Yunanistan’ın garantör sıfatlarının da ötesinde Kıbrıs’taki toplumlara yakın ilişkileri dikkate alındığında, kendi aralarında bunları konuşuyor olmalarının yeni bir durum olduğunu vurguladı.

“Tabu olmaktan çıkıp konuşulması bile umut verici”

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu kadar zamandır olmayan bir durumdur. Dolayısıyla sadece bu unsur bile, yani bu konunun tabu olmaktan çıkıp tüm tarafları tatmin edebilecek şekilde konuşulması bile, elbette umut verici bir gelişmedir. Ancak halen gelişim içindedir süreç onun için olumludur her şeyiyle noktalanmıştır denecek bir noktada değiliz” ifadelerini kullandı.

“Ban’ın daha aktif olması, iki tarafın da ortak talebi”

Akıncı, BM Genel Sekreter’den talepleri ve bundan sonraki süreçle ilgili yorumunun sorulması üzerine, “Genel Sekreter’in daha aktif olarak sürece yoğunlaşması talebi benim tek yanlı talebim değil, bu ortak açıklamada da yer almış, iki tarafın da ortak talebidir” dedi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Genel Sekreter Ban’la yarınki ikili görüşmesinde, pazar günü ise üçlü görüşmede bunları ele alacaklarını ve Ban’ın nasıl daha fazla katkı sağlayabileceğini, yıl sonuna kadar geçecek süreçte nasıl bir kurgu yapılabileceğini konuşacaklarını ifade etti.

Hedef 5’li görüşme

“Başından beri hedefimiz bu üçlü, beşliye giden sürecin bir aşamasını teşkil etsin… Arzumuz odur” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, buna çok yakın olduklarını hissettiklerini ve artık geleceğe ötelememek gerektiğini düşündüklerini söyledi.

“Kısa zamanı iyi değerlendirmezsek 2017’nin görmeyi arzulamadığımız riskli ortamına sürükleneceğiz”

Kıbrıs’a dönüp çalışmaları yoğun şekilde yaptıktan sonra artık beşli görüşmenin zamanının geleceğini vurgulayan Akıncı, “Çünkü eğer önümüzdeki kısa zaman dilimi iyi şekilde değerlendirilmezse, 2017’nin görmeyi arzu etmediğimiz riskli ortamına sürükleneceğiz. O zaman Kıbrıs sorununu çözmek çok daha zor bir noktaya doğru evrilecek. O bakımdan önümüzdeki zaman dilimini hepimizin çok daha iyi değerlendirmesi lazım” diye konuştu.