Kadın ve erkeğin cinselliklerinin doruğuna hayatlarının farklı evrelerinde ulaştığını iddia eden bu iddia vücuttaki hormon oranları üzerinde yapılan incelemelere dayandırılıyor. Erkeklerde vücuttaki testesteron seviyesinin 18 yaş civarında doruk noktaya ulaştığı görülürken, kadınlarda da östrojen seviyesinin 28 yaşında en yüksek noktaya ulaştığı tahmin ediliyor.
Ancak araştırmalar bekar erkeklerin en çok 30’lu yaşlarında, evli erkeklerin ise en çok 40’lı yaşlarında seks yaptığını gösteriyor. Kadınların ise cinsel olarak en aktif oldukları yılların 20’li yaşlarının sonları olduğu biliniyor. Elde edilen tüm “gerçek” veriler aslında hem kadınların hem de erkeklerin cinsel olarak ne denli aktif olduğunu belirleyen hormonlardan çok daha etkili birçok faktör bulunduğunu gösteriyor.
Kadın dergileri sık sık seks yaparak kilo verilebileceğini iddia etse de aslında ortalama bir cinsel birleşme sadece 5 dakika sürüyor ve hem kadın hem de erkek bu süreçte sadece 25 ila 125 kalori yakıyor.
Her ne kadar bir çok araştırma erkeklerin seks hakkında kadınlardan çok daha fazla düşündüğünü gösteriyor olsa da erkeklerin her yedi saniyede bir yani günde tam 6 bin kez cinsellik ile ilgili düşüncelere daldığı bir şehir efsanesinden ibaret.
Antik Yunan’dan günümüze dek insanoğlu istiridyelerin cinsel gücü ve arzuyu artırıcı bir etkisi olduğunu düşündü. Oysa bilim insanları büyük bir kısmı sudan oluşan ve içinde biraz protein ve bir kaç mineralden başka hiç bir “gizemli” madde bulunmayan istiridyenin böyle bir etkisine şimdiye dek hiç rastlamadı.
Herkes seks sırasında kalp krizi geçirip ölen birileri ile ilgili bir korku hikayesi dinlemiştir. Oysa sağlıklı bir kişinin seks yaparken kalp krizi geçirme olasılığı bir milyonda birin altında. Ayrıca kalp hastaları için bile seks sırasında kriz geçirme riski oldukça düşük. Çünkü sanılanın aksine insanların büyük bir kısmı cinsel birleşme sırasında çok fazla efor sarfetmiyor, kalbini de fazla yormuyor.
Doğum kontrol haplarının kadınların kilo almasına neden olduğu sık tekrarlanan bir efsane. Geçmişte üretilen ve çok yüksek oranlarda östrojen ve progestin hormonları içeren doğum kontrol haplarının kullananların kilo almasına neden olduğu doğruydu.
Ancak günümüzde satılan haplarda hormon oranları çok daha düşük ve böyle bir yan etki bulunmuyor. Şimdiye dek modern doğum kontrol hapları üzerinde yapılan hiç bir araştırmada bu ilaçların kilo alımına neden olduğuna dair bir kanıta rastlanmadı. Yani kısacası doğum kontrol hapı kullandığı için kilo aldığını söyleyenlerin sadece herkes gibi yediklerine biraz daha dikkat edip daha çok egzersiz yapması gerekiyor.
Yaşlandıkça erkeklerin üreme sistemlerinin önemli değişimler geçirdiği bir gerçek. Erkekler yaşları ilerledikçe daha az, daha yavaş ve daha kalitesiz sperm üretmeye başlıyor. Ancak bir çok erkeğin inandığı gibi güçlü kaslar ile vücuda bağlı olan testisler sarkmıyor. Sadece yaşandıkça testisler küçüldüğü için birçok kişi testislerinin geçmişte olduğundan daha “sarkık” olduğu yanılgısına kapılıyor.