Son zamanlarda KKTC’de yaşanan olaylarda muhalif partileri ve CTP Genel Başkanı Sayın Tufan Erhürman’ı anlamak mümkün değil. Saray ve meclis binası yapılıyor diye eylem yapan muhaliflerin, Rum kesiminin kaldırılan silah ambargosunun ardından silahlanmaya başladı diye ve Amerikan Askerleri tarafından da eğitilmeye basladılar diye bir eylem yaptıkları görülmedi. Bu ülkede muhalefet yapılacaksa Kıbrıs Türk halkının haklarını korumak için yapılmalıdır. Rum kesiminin silahlanması Kıbrıslı Türklerin tehlikeye girmesi demektir. Muhalefet partileri ve Sayın Tufan Erhürman, bu konuda hemen sesini yükseltmelidir. Gerekirse de eylem yapmaları gerekmektedir. Tıpkı Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun barış gücüne rest çektiği gibi…
Barış Gücü dünyada katliamlara seyirci kaldığı gibi, Kıbrıs’ta da Kıbrıslı Türklere yapılan katliamlara seyirci kalmıştır. Barış Gücünün savas sonrasında KKTC’yi hiçe sayması, bu adada Kıbrıslı Türkler yaşamıyormuş gibi davranması kabul edilir gibi değil. Tahsin Ertuğruloğlu’nun dediği gibi bir ay içinde Kıbrıslı Türklerle masaya oturmadıkları taktirde KKTC’den eşyalarını toplayıp burasını terk etsinler. Misafirlik artıık sona erdi. Umarım bu konuda Tahsin Ertuğruloğlu tükürdüğünü yalamaz ve sözünün arkasında durur.