Kötülüklerin anası yalan: Yalan, gerçeğin
karşıtı, kişinin doğruluktan dürüstlükten ayrılması, olmayan bir şeyi olmuş
gibi göstermesi demektir. Aldatma ve sahtekârlıktır. Tam da
"KKTC"siyasilerinin yaptıkları da budur. Özellikle Anavatancı
partilerin...
İnsanlar toplum içerisinde ve ya siyasette onur
ve saygınlığının yok olmaması için yalan söylememeli ve hile yapmamalıdır.
Yalan söyleyen kişilerden uzak kalmalıyız. Yalan söyleyen kişi konuştuğu kişiyle
göz göze gelmekten kaçmaya çalışır. Ama "KKTC"deki siyasilerde utanma
duygusu kalmadı yok ki...
Yalan söyleyenler, el ve kollarını daha az
kullanır. Konuşurken kendini ele verir ve boncuk boncuk ter döker, elinde peşkirle
terini siler. Yalanları karşısında soru üzerine şaşırıp hade yahu öyle mi der
ve aynı anda mutluluk rolleri yapabilir. Gülücükler göndermeye çalışır. Gerçek
duygu ve düşünceler dil sürçmesi ile ortaya çıkabilir.
Konuştuğu insanı yani sizi ikna edebilmek
için, fazladan ve lüzumsuz yalanlar söylemeye devam eder. Kullandığı kelimeler
yuvarlak olup sorulan sorulara da haddinden fazla tepki verir. Öfkesini kontrol
edemez. Niçin yalan söyleyeyim, gerçeği söylemek gerekirse, gibi sözler
kullanır. Sorulan soruları sık sık tekrar ettirir, sorunuza soruyla cevap
verir.
Herkesin duyduğu gördüğü ve kendisinin de
izlediği görüntüleri dikkate almadan, insanları aptal yerine koyarak açıkgözlük
yapar. Çünkü yalan söylemek bu işi meslek haline getirenlerin, basit kişilerin
yapabileceği bir davranıştır.
Özü sözü doğru olan, inancı gereği,
ideolojisi, savundukları ve inandıklarını yapan insanlar toplum tarafından
sevilen kişiler değildir. Çünkü bütün sermayeleri doğruluk ve savundukları
ideolojileridir.
Yalancılara karşı güven duygusu olmadığından
toplum tarafından bu tür insanlar sevilmezler. Ailede, ticarette, devlet
idaresi ve memurlukta, toplumun her kurumunda/kesiminde insanların birbirlerine
karşı doğru dürüst davranmaları bir görevdir.
Ama sözde ve kağıt üzerindedir her şey. Özellikle
yönetici konumundaki kişiler yalan söylememelidir ve topluma örnek olmaları
gerektiği halde bu ada yarısında en büyük ve en çok yalanı söyleyenler bu sözüm
ona sözde yöneticiler değil mi?.
İnananların
Peygamberine bir yakını Ya Resülullahben içki, kumar ve zinadan uzak kalmak
istiyorum ne yapmalıyım deyince peygamberimiz “Benim için yalanı terk et” diye
cevap verir..
Birlikte yaşayan herkes, dinli dinsiz, Rum'u Türkü,
Ermeni'si, Kürdü hangi milletten ve ırktan olursa olsun, yaşlısı çocuğu var
olan birlikteliklerini devam ettirebilmeleri, yani yanındaki ile geçinebilmesi
ve çatışmanın olmaması için birbirlerine saygılı olmaları şart.
Ama en önemlisi bütün kötülüklerin başı,
feriştahı, ve sorumlusu yalandır, yalancılardır. Doğru ile yalan, kalplerde de
birbiri ile boğuşan iki düşmandır. İçi dışına, sözü işine uymamak, yalanlardır. Nifakı ve düşmanlığı yaratanlar
yetmedi yayanlar "YALANCIDIR" kendisi ise yalandır.
Kısacası dostlar yalan, insanları birbirine
düşürür, güven duygusunu yok eder, toplum içerisinde karışıklıklara sebep olur,
dostlukları yıkar, yerine düşmanlık duygularını uygular. Yalan er geç ortaya
çıktığı için yalancılara toplum içerisinde, saygı duyulmayıp sevilmeyenkişiler
durumuna düşerler.
Yalanlarınızın havada uçuştuğu her seçim
döneminde olduğu gibi yine bu seçimde de ağzı olan yalan söylüyor. Ben
işbirlikçi kuklalara ve yalancıya oy vermem. "BOYKOT EDİYORUM" tümünü
de
YORUMLAR