Herkese
merhabalar,
Pandemi
sürecinin başlaması ile birlikte birçok insan bu süreçten olumsuz
etkilenmiştir. Sağlık çalışanları, polis mensupları vs. yoğun bir çalışma
temposu içine girmişlerdir. Tabi bir de bu durumun getirdiği kaygılar meydana
çıkmaktadır. Bunun dışında esnaflar, taksiciler vs. gibi sektörlerde çalışan
bireylerde etkilenmiştir. Aslında kategorilere ayırarak bireylerin etkilendiği
söylemek yerine kısacası tüm insanların etkilendiğini söyleyebiliriz.
Peki
çocuklar bu süreçten nasıl etkilendiler ?
Eğitime
ara verilmesiyle, eve kapanma ile çocukların parklardan, oyun oynayabilecekleri
yerlerden uzak kalması ile bu süreç ister istemez çocukları da olumsuz etkilemektedir. Her ne kadar evde oyun
oynayabilseler, eğitime online devam edebilseler bile hiçbir şey yüz yüze eğitimin
ve parklarda, sokaklarda koşturarak, bağırarak, mutlu olarak oynamanın yerini
tutmaz. Dolayısıyla bu süreçte anne ve babalara büyük iş düşmektedir. Çocuğu
korkutmayacak şekilde koronanın anlatılması, kendisini koruması için yapması
gerekenleri çocuğun dilinden anlatabilmeleri ve ev içerisinde çocukların
eğitimine yönelik aktivitelerin, derslerin yapılmasına yardımcı olmaları
önemlidir. Çocuk ile fırsat buldukça oyun oynanmalıdır. Oyun çocuğun dilidir.
Oyun oynayarak çocuğun içsel dünyasını daha yakından tanıma fırsatı yakalanır.
Çocuk oyun ile üzüntülerini, sevinçlerini, kaygılarını dile getirir. Sağlıklı
ve mutlu bir çocuk gelişiminin en önemli parçalarından birisi oyundur. Kriz
durumlarında da oyun iyileştirici bir etkiye sahiptir.
Uzun bir süre evde olmak; arkadaşlardan,
aileden, çevreden uzak kalmak sadece çocuklar için değil bizler için de yeni
bir durumdur. Oyun oynamak sadece çocukların değil biz büyüklerin de kaygıları,
korkuları ve endişeleri ile uzlaşmasını sağlar. Bunların üstesinden gelmemizi
sağlar.
Bu süreçte çocukları telefon, tablet
oynamaktan uzak tutmak belki çok zorlaşmış olabilir. Eğitimin de online olması
sebebi ile tüm işler artık online bir şekilde gerçekleşmektedir. Ancak bunun
böyle olması çocuğun bütün gün telefon, tablet başında zaman geçirmesi
gerektiği anlamına gelmemektedir. Bu noktada sınır konması çok yararlı
olacaktır. Günlük belli bir planlama ve proglama ile düzene sokulması büyük
önem taşımaktadır. Ancak bu planlamanın tutarlı ve devamlı olması
gerekmektedir. Örneğin her gün 2 saat oynama planı yapılmış ise 2 saatin üstüne
çıkılmaması gerekmektedir. Eğer 2 saatin üstüne çıkılır ve sınırlar bu şekilde esnetilirse sınır
koymanın ve plan yapmanın bir anlamı olmayacaktır. Dolayısıyla günde 2 saat ise
her gün 2 saat olmalıdır. Çocuk üzülecek, ağlayacak diyebilirsiniz. Kıyamıyor
olabilirsiniz. Ancak sınır konusu ihlal edilmemelidir. Çocuğa uygun bir dille
anlatılmalıdır. Tüm gün çocuğun tablet, telefon, televizyona mahrum edilmesi
çocuğa iyilik değil kötülük yapmak demektir. Sağlıklı bir planlama ile düzene
girmesi sağlanabilir.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Hoşçakalın, sağlıcakla kalın…
YORUMLAR