Herkese merhabalar,
Bu hafta sizlere geçen hafta kaleme almış
olduğum “Etrafındakileri Kendini Över Gibi Öv!” başlıklı konunun kafalarınız da
oluşturabileceği soruların yanıtları üzerinde duracağımı söylemiştim.Ancak bu
konuyu bir başka zamana atarak sizlere çok daha önemli olduğunu düşündüğüm bir
konuyu ele almak istiyor ve biraz da olsa sitemimi dile getirmek istiyorum.
Var olan sitemim Kıbrıs’ı kötülemek amacıyla
değil aksine dikkat çekilmesi gereken konulardan birisi olduğunu ortaya
koyabilmek amacıyla dile getiriliyor. Kıbrıs’ta doğmuş,büyümüş ve yaşamış
birisi olarak ülkemi seviyor ve yaşamaktan dolayı mutlu ve gururluyum.Ben bir
genç olarak sadece ülkemizde bazı işlerin yürütülmesi şeklinden hoşlanmıyor ve
açıkçası işlerin bu şekilde yürümesinden aşırı derecede rahatsızlık
duyuyorum.Bir genç olarak motivasyonum kırılıyor ve ülkeme faydalı olabilmek
adına giriştiğim durumlardan geri çekilmek isteği duyuyorum. Tabi ki
karşılaştığım bazı durumları, bazı tavırları genellememek koşuluyla söylüyorum.
Biz gençlerin önünün kapatılmasından ziyade aksine daha çok açılması
gerektiğini düşünüyor ve savunuyorum.Bizler okulumuzu bitirip artık kendi
ayaklarımız üzerinde durabilmek adına önümüze çıkan fırsatları değerlendiriyor ve
yanlış yaparak doğruları öğrenmeye çalışıyoruz.Eminim ki hiçbir akranım şu işi
en iyi ben yaparım düşüncesiyle bir işe kalkışmıyor ve emin olmayarak adımlar
atıyor.Bu kötü bir şey değildir aksine öğrenebilmek adına çaba
sarfetmektir.Nasihat etme konusuna gelinince yetişkinler bizlere son derece
güzel nasihatlarde bulunabiliyorken örneğin asla pes etme, sürekli çabala vs.
gibi tavsiyeleri gönül rahatlığı ile verebiliyorken iş destek olma kısmına
gelince nedense bu nasihatler bir çöp oluyor gibi hissediyorum.Tabi ki
genelleme yapmadan bu fikirlerimi dile getiriyorum.Elbette gençlere destek
olan, onları motive eden insanların varlığı da söz konusudur ama sanırım destek
olmaktan çok aksine engel çıkaranlar daha çoktur.Engel çıkarmak derken yanlış
anlaşılmak istemiyorum.Elbette birebir kişiye yönelik şeyler söz konusu
olmuyordur ancak karşılaştığımız muameleler, gördüğümüz tavır ve baştan savma
durumları sıkça yaşanmaktadır.Bende bunları bizzat yaşayan birisi olarak
toplumumuzun bu konuda çok ciddi eksikliği olduğunu düşünmekteyim ve bu konuya
toplum açısından değinmek ve bunların biz gençlerin motivasyonunu kırdığını
bilmenizi istiyorum. Elbette ki gün içerisinde çok yoğun çalışıyor ve çok insan
ile uğraşıyor olabilirsiniz. Bu yazıyı okurken aklınızdan tam olarak bunlar
geçiyor olabilir.”Sen bizim neler ile uğraştığımızı biliyor musun?” gibi gibi
şeyler söyleyebilirsiniz.Elbette yaptığınız işlere saygı duyuyor ve çok
yorulduğunuzun farkındayım.Ancak tüm bunlar gençlerin motivasyonunu kırmanıza
sebep olacak şeyler değildir.En azından bizler bir yere gittiğimiz zaman insan
yerine konmak, derdimizin ne olduğunu anlatabilmek, bizlere öncülük eden
insanların bizlere destek olduğunu bilmek gibi gibi şeyleri hakettiğimizi
düşünüyorum. Göz göze iletişim kurmak, bir hal ve hatır sormak,sıkıntıyı
anlamaya çalışabilmek bunlar sizlerden hiçbir şey eksiltmez iken karşınızdaki
kişide motivasyon arttırır. Yaptığı işten zevk alır ve mutlu olur. Yaptığı
işten dolayı mutlu olan insan çevreye mutluluk yayarken mutsuz olan insan mutsuzluk
yayar. Neden elimizde birlikte mutlu olmak varken
mutsuzluğu,öfkeyi,kibiri,gururu seçiyoruz hiç anlam veremiyorum.Ne yazık ki bir
insana insan olduğu için değer vermeyi, bir insanı gerçekten dinlemeyi, belki
tam anlamıyla yardımcı olamasam da ne yapabilirim acaba diye düşünebilmeyi,
gerçekten empati yapabilmeyi,gülümsemeyi,sana yardımcı olmayı çok isterdim ama
üzgünüm elimden bir şey gelmiyor demeyi öğrendiğimizde her şeyin çok daha iyi
ve güzel olacağı inancındayım. Ancak bu yazılan şeylere ne yazık ki çok saçma
gözü ile bakılacaktır. Gerçekten saçma gözüken şeyleri bir hayatımıza
uygulayabilsek ve saçma olmadığını bizzat deneyimleyebilsek ne çok şey
değişecektir anlatamam.Kitaplarda mutlu anne ve babaların mutlu çocuklar
yetiştireceği söylenir. Bu söze çok katılmakla beraber ek olarak “Mutlu
İnsanlar Mutlu Toplum Oluşturacaktır” cümlesi ile yazımı sonlandırayım.Umarım
mutlu olmayı ve insana insan olduğu için değer vermeyi öğreniriz.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Hoşçakalın, sağlıcakla kalın…
(Bu hafta böyle bir konu ile biz gençlerin
duygularına tercüman olmak istedim.)
YORUMLAR